Amasya İtimat

ERBAA’DA BAHAR (II)

Tokat, Erbaa Tepekışla köyü doğduğum, ilk nefes aldığım, arkadaş, dost ve akrabalarımın yaşadığı, güzel vatanımızın cennet köşelerinden biridir. Köyümün tam ortasından akan doğa güzelliğimizi besleyen Kelkit Irmağı, şiirlerimin ham maddelerinden biri olarak sürekli beni beslemeye devam edecek.


28 Mayıs 2012 pazartesi sabah kahvaltısı uzun sürüyor. Hocayı çok özledim. Altı aylık hasret gideriyorum. Dahası bilgi alışverişi yapıyor, açığı kapatıyorum. Zira Yavuz Bülent Bakiler; yiğitçe, Türkçe’nin doğru ve adam gibi konuşulması, öğretilmesi, zenginleştirilmesi, kirletilmemesi, alanında rahat ve sağlıklı konuşuyor. Türkçeye yurt içi ve dışında kurulan tuzakları bir bir anlatan sevgili ağabeyim, dostum ve hocam.


Türkçe Sevdalıları yönetim kurulu ve Türkiye’nin en genç yönetim kurulu başkanlarından biri; Uğur Kılıç ve Kümbet altında dergisi genel yayın yönetmeni Osman Baş.


“Türkçeye Tuzak” diye haykıran aksakalımız. “ Türkçe bizim ses bayrağımızdır” diyen genç çelebimiz. “Okuma kültürümüz” diye dolaşıp duran bozkırın yalnız adamı.


Söz meclisinde her kes aynı dilden konuşuyor,


Tarih, dilini kaybedince; kimliğini kaybeden milletlerle doludur.


 Öğle sonrasındaki eğitim şenlikleri resmi açılışında İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı’nın katılması beni mutlu ediyor. Mithat Paşa İlköğretim Okulu anasınıfı öğrencilerinin folklor gösterisi açılışı süslüyor.  Açılışın hemen devamında Yavuz hoca, “ TÜRKÇEYE TUZAK “ konferansını tamamlıyor.


“Konuşmasını bilmeyenler, okumayanlardır. Dil konusunda hata yapma şansımız yoktur.


Tek dil, tek din, tek bayrak, tek millet ve tek devlet olarak yolumuza devam edeceğiz.


Akşam Liseler arası şiir okuma yarışması jüri üyesiyiz. Hocanın “Analar” şiirini yarışma dışı İlköğretim 8. Sınıf öğrencisi Gülten Akıncan’dan dinliyoruz.


. Yarışma başlıyor, gençler bizi şiir dünyamızda gezintiye çıkarıyor.


Arif Nihat Asya’nın Naat şiirini okuyan öğrencimiz Emre Eraslan 1.oluyor. Yarışma içinde juri üyeleri olarak şiirlerimizi sunuyor ve geceyi süslüyoruz. Çınarlarla kardelenlerin bütünleştiği bir akşam, dinleyenlere harika şiir ziyafeti ikram ediliyoruz. Türkçe Sevdalıları başkanı Uğur Kılıç’ın şahsında bütün Türk gençliğine hitaben yazdığım DELİ TAY şiirimi okuyorum.


“Peygamberin methi senin üstünde/ Bir kor alev yanar, tüter içinde/ Şanlı ecdadının her an peşinde / At sürecek nam alacak gibisin / Bir ok atışta deli tay gibisin.”


Türkçe Sevdalıları yönetim kurulu kararıyla;“Erbaa’da yeni iş yeri açanlar için Türkçe isim koyma tavsiye kararı alan Erbaa Belediye Başkanı Ahmet Yenihan “Türkçeye Hizmet Ödülü”Kaymakam Erdal Çakır, İlçe MEM Efrahim Gökçe, Erbaa Belediyesi Halk Kütüphanesi Müdürü Selahattin Yıldız ve Edebiyat öğretmeni Süleyman Bolat ise “Dil ve Kültüre Hizmet ödülü veriliyor. Erbaa Belediye Başkanı Ahmet Yenihan’ın programa katkıları, Kaymakam Erdal Çakır’ın diksiyonu, İlçe MEM’nün Eğitime hâkimiyeti, Tokat MEM şube müdürü İsmail Uyar’ın gülümseyişi, unutulmayan güzellikleri programla bütünleştirmiştir. Yine İki jüri üyemiz daha var. Emekli edebiyat öğretmeni Zeki Aydın, ilçe tarafından çok sevilen ağabey hocalardandır. Bilgeliği ve kişiliğini bilenler bilir. Diğeri, Özel bir dershanede Türk Dili ve Edebiyat Öğretmeni ne yaptığını bilen, saygılı ve birikimli genç meslektaşım Erkan Demir.


Program sonrasında yakın dostlarımızla emekli öğretmen Burhan Yetkin’in Erbaa manzaralı bağ evine geçiyoruz. Kiraz ağırlıklı mevsim meyveleri ve semaver çayı akşamın ikramı olarak masamızı süslüyor.


Hocanın en verimli vaktidir. Bilirim, vakitse yorgun değildir. Vakitse uykusu yoktur. Vakitse saatlerce anlatabilir, yazabilir ve akıntıya kapılıp duygu alabilir. Hayatının çok önemli anları inci taneleri gibi dudaklarından dökülüyor.”Cebeci İstasyonu, Azerbaycan anıları, Kâbe’den telefon, dakikaların karanlığına aldırmadan kendi aydınlığında yol alırken Uğur Kılıç yazıyor. Bu programdan röportaj çıkmalı. Hoca aralıklarla Ahmet Yenihan’a gülümsüyor. Telefonla ne zaman görüşsek  “başkana söz verdik Erbaa’ya mutlaka gitmeliyiz.” Uyarısıyla bahçede bulunuşumuzun sırrı da orta çıkıyor.


Ortaya çıkmaya hazırlık yapan biri var. Zaman kendi seyrinde şafak öncesinde yol gidiyor…


Sabaha yolumuz uzun, Gökal Kasabası, Güldere İlköğretim Okulunda çocuklar bizi bekliyor,


Gece ortasında Ay yıldız topluyor,


Vakit yağmur öncesi rüzgâr bekliyor.


Ben deli tayı…


 

Yorum Ekle

CEVAPLA

Yorumunuzu giriniz.
Lütfen isminizi giriniz.