Amasya İtimat

AMASYA BASIN TARİHİ BELGESELİ (6) BÖLÜM. TEVFİK ÖZTÜRK

 

Aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.

https://www.instagram.com/reel/C0tgQIQIdPk/?igshid=MzRlODBiNWFlZA%3D%3D

Hazırlayan Serdoğan Sıvacı

Ben Tevfik Öztürk, 1968 Taşova doğumluyum. Anadolu Ajansı muhabiriyim. Yaklaşık 15 yıllık sporculuk hayatımın bitmesi noktasında, yerel gazetemizde spor köşe yazarı olarak başladım. Daha sonra, yerel sitede 2 yıl muhabirlik yaptıktan sonra, 2010 yılında Anadolu Ajansı Taşova ilçe muhabirliği yapmaya başladım. Aslına bakarsanız, gazeteci olacağım bu işi yapacağım diye öyle bir hayalim yoktu. Öyle bir düşüncemde yoktu. 2008 yılında, yerel sitenin sahibi olan arkadaşım, sen bu işi becerirsin gel dedi. Bilgisayarı, makineyi önümüze teslim etti. Bizde hiç sıfır bilgiyle, başladık. Tabi yaptıkça, tecrübelendik. Haber nasıl yapılır, her şeyi sahada öğrendik diyebilirim. Yani bu işin, aslına bakarsak her anı her saniyesi hareketli. Bu işte mesai kavramı yok. Ne zaman habere gideceksin, ne zaman haberden geleceksin, yani öyle bir saat, vakit kavramı yok. Tabii bu süreçte de başımıza ilgin olaylar geliyor. Bir köyümüzde orman yangını ihbarı aldık. İki gazeteci arkadaşımla beraber olay yerine giderken bir köyde yangının hangi bölgede olduğunu sormak için durduğumuzda arabayı kullanan arkadaşımız, geri geri hamle yaparken hemen sağ tarafımızdaki çukuru fark etmedi, hemen araba yan yattı. Araba tabii ki devrildi. O arada beni merkezden aradılar, yangın yerine vardın mı diye, bende o ara, arabanın içinde yan bir şekilde şuan devriliyoruz sonra arayın diye cevap verdim. Karşı taraftaki köy kahvesindeki vatandaşlar geldi arabayı düzeltiler, ve biz o şekilde görevimize orman yangınına haberimizi yapmaya gittik. Aslında bakarsanız her şey sahada, her iş yapa yapa tecrübe edinilerek, öğreniliyor. Bir kız çocuğumuz vardı. Yanılmıyorsam Kayseri’de basın-yayın okuyan. Bir konuda yardım istedi benden. Çekime gittim. Dediği şu, “abi kamerada ışık ayarı, şu ayarı bilmem ne ayarı, yaptın mı?” dedim ki senin dediğin okulda olur. Ve büyük kameralar, salon kameralarında olur. Bizim sahada muhabirlerin kullandığı kameralarda küçük ve basit kameralardır. Yani öyle şu ayar bu ayar yok. Diyeceğim, her şey sahada yaptıkça ve çalıştıkça görülür. Her işin tecrübesini yaşaya yaşaya yapacaksın bu işi. Biraz önce söyledim. İlk başladığımda haber nasıl yazılır bilmiyordum. Ama şimdi her türlü haberi yazabiliyorum. 15. Yıla yaklaşıyorum ben ajans muhabirliğinde, ama halada yeni karşılaştığım haberler dahi oluyor. Zaman zaman önüme çıkabiliyor. Bu işi öncelikle sevecekler. Sevmeden, istemeden hiçbir iş olmuyor. İstemezsen lokmayı bile çiğnemiyorsun. Yani zorla ir iş olmuyor. Ki bu işte başarılı olsunlar. Gece 3’te bir haber oldu. Ben habere mi gideceğim. Gündüz herkes evde yatarken, dışarıda sıcakta çıkmazken bu sıcakta habere mi gideceğim derse başarısız olur. İşi sevecek ve kendini geliştirecek. İçinde bulunduğumuz dönem, dijital dönem. Her türlü dijitali kullanmayı öğrenecek. Sevecekler bu işleri. Çok çalışacaklar. İsteyerek yapacaklar, başka türlüde hiçbir iş zaten istemeden olmaz” dedi.

Yorum Ekle