Amasya İtimat

HADİ EL ELE VER TAŞOVA!

 

Geçenki yazımda Taşova için önemli ve elzem olduğuna inandığım Kırsal Kalkınma Planı üzerinde dilim döndüğünce fikrimi serdetmeye çalışmıştım. Yerel Eylem Grubu Derneği, Taşova havalisinde “Kırsal Kalkınma Stratejisi Planı” çerçevesinde çalışmalarına bıkmadan, usanmadan devam ediyor. Bu çok sevindirici ve takdire şayan…
Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından birlikte finanse edilecek olan kırsal kalkınma stratejisi planı önemli bir fırsattır. Gördüğüm kadarıyla Yerel Eylem Grubu Derneği, bu fırsatın değerlendirilerek uygulamaya konulması hususunda emek harcamaktan kaçınmıyor. Bu ve benzeri fırsatların el ele verilerek değerlendirilmesinden daha güzel ne olabilir?
Avrupa Birliği hakkında farklı fikirlerimiz olabilir. Ancak ülkemiz genelinde kısır döngü halinde sürüp giden yapının kırılması ve çarkın işlemesi gerekiyor. Dön dolaş aynı yere gel politikasının nereye kadar devam edeceğinden kimse bir fikir sahibi olmuyor. Oysa büyük projeler ve yatırımlar geleceğe dönük ve kalitenin artmasına yönelik projelerdir.
Devletimizin sunduğu bu fırsattan Taşova halkı, işçisi, çiftçisi ve köylüsü yararlanmalıdır…
Küreselleşme mütemadiyen kendini ön plana çıkararak yeryüzünde programını uygulamak istiyor. Yerelleşme de o derece önemli; sanki dünyanın geleceği için mecburiyet ve can suyu olmak zorunda…
Bizim gibi ülkelerin yerelleşmeyi ön planda tutması gerekiyor. Küresel güçlerin planları olabilir; ancak yerel güçlerin de buna karşılık planları olması gerekir…
Yıllar evveldi, sanırım şu anda Türkiye’de şubesi kalmadı; kaldı ise hayırlı işleri olsun, Avrupa’nın en batı ucundaki bir ülkenin Kartal’daki alışveriş merkezinde ailece dolaşıyorduk. Bir ara elektrikli aletlerin sergilendiği reyona doğru hareketlenmiş olduk. Bizi güler yüzlü bir satış personeli karşıladı. Usulüm odur ki alacağım ürün hususunda bilgilenmek ve bilmek gibi bir adetim ve tabiatım var. Satış personeli de bizi bilgilendirmek, yönlendirmek ve üstünde durduğumuz mamulü tanıtarak satışını gerçekleştirmek istiyor.
Derken laf döndü dolaştı, memleket konusuna geldi. Satış personeli “ben de Amasyalıyım” dedi. Bunun bir satış politikası, müşteriyi etkileme yolu olduğunu düşünerek gülümsedim ve sustum. Satış personeli susmadı ve devam etti. “Fakat” dedi, “sizin memleketiniz, nasıl desem… “ şeklinde bir cümle kurdu. Öyle oldum ki sanki başımdan kaynar su döküldü. Sonra, “Taşova’nın işte bu köyünden bir şahısla burada evlendim. Yaz aylarında tatile gidince görüyorum. İstanbul’da doğdum ama aslen şuralıyım” dedi.
Aslında ilk şoku atlatamadım. Köyün adını sordum. Dedim ki: “Belki geçim şekil ve şartlarının darlığı, kısıtlı oluşu, zorluğu ve diğer etmenler sebep olabilir. Benim memleketimde yoğun fakirlik olacağını sanmıyorum.”
Laf kesildi.
Oysa önümüzde, daha daha nice sarp varmış aşılacak ve daha neler neler varmış şaşılacak!
Bu hatıramı hangi sebeple yazdığım konusu aşikar. İkinci neden de artık memleketimizde maddi sıkıntıların ortadan kalkmış ve çözümlenmiş olduğunu görmek babında farkındalık oluşturmak ve düşündürmek…
Gönül ister ki; yanımızda, yöremizde, yakınımızda, memleketimizde çocukların, annelerin, babaların asla maddi sıkıntısı olmasın…
YEG Derneği ve YKS ekibinin beraber yürüttüğü çalışma, yerelleşme konusunda oldukça önemli ve gelecek için umut vadediyor.
Zira yerel kesimin kalkınma sürecine katılım sağlaması öncelikle sorunların ilk elden tespit edilmesi demek…
Sorunlara, dertlere, sıkıntılara çare üretilmesi demek…
Birlik ve beraberlik içinde yatırım ve üretim demek…
Daha çok iş, daha fazla vasıflı işçi, daha fazla kaliteli ürün ve daha fazla gelir demek…
Köyden kente göçün durması demek…
Muhtarlıklar ve Sivil Toplum Kuruluşları, projelerin onaylanıp kabul edilmesiyle beraber karşılıksız hibe desteğine kavuşacaklar.
Son Söz:
İdeolojisi ve tatbikatı bize ait olmayan küreselleşme ve neoliberalizm her tarafı tamamen sarıp sarmalamadan kırsal kalkınma planı dahilinde atılacak adımların yerelde ve ülkemizde iyi neticeler doğuracağı kesin…
Kültür erozyonu önlenecektir…
Bu itibarla vatan sathında yerelleşmeyi gerçekleştirmek boynumuzun borcu olmak durumunda!
Yeter ki el ele verelim…

Selam ve muhabbetle!
Enver SEYHAN

Yorum Ekle