Eskiden her evin baş köşesinde tahtadan sedirler vardı. Bazı köylerde halk dilinde tahta makatlar denirdi. Üzerine minderler serilir, bazen kilim parçaları, bazen işlemeli örtüler, serilirdi. Arkaya yaslanmak için duvara yastıklar konur, çiçekli çiçekli örtüler, yastıklar, işlemeli koltuk yastıkları konurdu. Misafir gelince, veya uzun kış gecelerinde buralara oturulur, sobanın başında büyüklerimiz, başından geçen olayları anlatırdı. Esprili hikayeler, güldürücü anılarını anlatırlardı. TV veya her evde olmayan radyolar yoktu. Evin hanımı mısır patlatır, ıhlamur çayı yapar, yanına Allah ne verdiyse ortaya koyar, bal lezzetiyle yenen yiyecekler eşliğinde sohbetler yapılırdı. Nineler Çabutlardan bez bebek ve top yapardı. Torunları bayılırdı bu oyuncaklara. Yere öyle serilen halılarımız yoktu. Çul serer, bazen de cecimleri özene bezene serer üstüne minderi koydun mu, lüks koltuklardan daha rahattı. Bir nesil dünyanın yükünü çekmeden, yaşadı gitti. Kültürümüzü yaşatan hala evlerde şark köşeleri adı altında eskiyi yad edenlerimiz var. Amasya yöresinde bu kültür hala yaşatılıyor.
05amasyam05 Haber Aktüel Magazin Kültür
Yorum Ekle
