Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Uluslararası 4. Kitap ve Kültür fuarına ilçemizden Ercan Aydın davet edildi.
Yazar Aydın, 21-23 Ekim’de Kahramanmaraş kitap fuarında Kutupyıldızı Yayınevinden çıkan kitaplarını imzalayacak.
Yazarımız Ercan Aydın gittiği kitap fuarları ile ilgili izlenimlerini gazetemize paylaştı:
“Gençlerimizin ilgisi fuarlara çok yoğun oluyor. Özellikle üniversite öğrencilerinin..
Kitap fuarları söyleşi ağırlıklı geçiyor. Fuarlarda en çok muhatap olduğum konu “nasıl yazar olabiliriz” sorusu oluyor. Ben bu tarz sorularda nasıl memlekete faydalı olabilirizi anlıyorum. Gerçi standart cevabım her zaman için hazır. Gençlere her zaman iyi bir yazar olmanın üç şartından bahsediyorum. Birincisi ustan olmalı. Usta-çırak ilişkisi olmazsa olmaz. Sihirli dokunuşlara ihtiyaç var. İkinci şart; insanın kendini sevmesi şartı. Burada Kendini sevmek derken megolamanlık anlamında değil. Kendini önemseyen yazdığı yazının kalitesini önemser. Ya olanı en iyi anlatacaksın ya da olmayan yeni bir şey yazacaksın. İnsan önce kendi yazdığına kendisi etkilenecek. Maraşlı şair Abdurrahim Karakoç üstadın dediği gibi, sormuşlar ona en çok kimden etkilendin diye; “en çok kendinden etkilendim” demiş. Üçüncü şart ise beklendiği üzere çok okumak. Bir zihin disiplinine ihtiyacımız var. Bununların dışında Fuarlarda yaptığım söyleşilerde özellikle 18 yaşını geçmiş olanlar için bir konuyu daha ön palana çıkartmaya çalışıyorum.. Muhakkak gelecek seçimde milletvekili aday adayı olun diyorum. Bu konuyu çok önemsiyorum. Teşvik edici konuşmalar yapıyorum. Hangi siyasi parti olursa olsun farketmez. Aday adaylığı ile adaylık sürecinde çok şey öğrenirsiniz diyorum: bir fakülte okumuşcasına bilgi edinirsiniz, kendinizi geliştirirsiniz, nitelikli kimlik sahibi olursunuz. Yörenizi tanırsınız, memleketinizi tanırsınız, devletinizi tanırsınız diyorum. Daha önemlisi kendinizi tanırsınız diyorum. Sonuçta kendilerinden etkilenecekleri alan bulmuş olacaklar. Böyle bir girişim gençlerimizde büyük bir zihin sıçramasına yapacaktır. Belki fuarlara en çok gençlerimizi bu yönde teşvik etmek için gidiyorum. Bu hassasiyet sadece bana özgü değil. İlinde kitap fuar organizasyonu yapanların vizyonu budur. Hepsini kutluyorum. Bence fuarın en büyük katkısı gençlerin zihin sıçramasına olan katkısıdır. Eminim fuar organizasyonu yapılan iller ile yapılmayan illerin gelecek seçimde genç milletvekili aday adaylık başvurusu katılım oranı farklı olacak. Elbette Fuarlar en çok genç beyinlerin topluma hizmet etme duygusuna hitap edecek. Daha çok okumak ve hep okumak gerektiği fikri bu şekilde yayılacak. Bir daha ifade etmek isterim; Kitap fuarı organizasyonu yapanlara şapka çıkartıyorum. Ben Taşovalı bir yazar olarak gittiğim Fuarlarda ilçemizin gönül elçiliğini de yapıyorum. Sonuçta fuarlara ulusal çapta önemli yazarlar geliyor. Onlarla gerek fuar alanında gerekse kaldığımız otel lobisinde uzun uzun sohbet etme fırsatı buluyoruz. Bu sohbetlerde konu elbette Amasya’ya geliyor, oradarda Taşova’ya taşıyorum. Taşovayı anlatmaktan büyük keyif alıyorum tabi. başarılı yürütülen kentsel çalışmalardan, insan merkezli projelerden bahsediyorum. Bu açıdan değerli yazar ve akademisyen arkadaşları Taşova’ya davet ediyorum. Bamyamızı anlatmayı ihmal etmiyorum tabi. Her sohbet ettiğim kişi yengen bamyayı seviyor diye başlayan cümlenin sonunda yarım kilo bamya istemeseler sohbetler sorunsuz geçecek aslında. Bakıldığında görülecektir ki tanıdığım yazarlardan ve akademisyenlerden bazılarını kendi gücüm ölçüsünde Amasya’ya taşımışımdır. şimdiye kadar 9 konferans ve bir panel organizasyonu yaptığım hatırlanmalı. Belki bir gayretle gerekirse yada talep olursa ülke çapında ünlü konuşmacıları Taşova’ya getlrtebiliriz. Bu konuda köprü olabilirim. Ünlü bilim adamları ile tanışıyoruz mesela. Çok isterim Taşova’da öğrencilerimizi bilime karşı bir iştah kabartsınlar. Üstatların Sihirli dokunuşlarını öğrencilerimiz yaşasın isterim.
Türkiye’nin ruhu Büyük üstat Cemil Meriç in şu sözü ile fuar öncesi sözlerimi bitireyim:
“İnsanın az dostu, çok tanıdığı olmalı, Voltaire’e göre. Kitaplar, kitaplar, kitaplar.” dedi.
