Bayramlar kaynaşma günleridir. Kardeşliğin, birlik ve beraberliğin en yoğun yaşandığı sevinçle tatlı bir hüznün kucaklaştığı müstesna günlerdir bayramlarımız.
Özellikle dini bayramlarımız, gittikçe yitirdiğimiz insani değerlerimizi hatırladıkça bize bir yıla yayın bu güzellikleri, iyilik duygularını diyor sanki.
Türk Edebiyat Dergisinin aralık ayı sayısı, isim ve eserleri herkes tarafından bilinmeyen amatör şairlerin tamamen saf duygularla samimi bir şekilde yazdığı bayram şiirlerini Nazım Hikmet’in söylemine benzer “Memleketimizden Bayram Manzaraları” adıyla sunmuş okuyucularına internet ortamından…
Bakın Çorumlu şair Yusuf Ziya Leblebici “Bugün Bayram Barışalım” adlı şiiriyle hangi dilek ve temennide bulunuyor bizlere…
Bugün bayram barışalım
Tatlı tatlı konuşalım
Sana bana kalmaz dünya
Kardeş kardeş yaşayalım
Bugün bayram barışalım
Elimizden tutuşalım
Bacı gardaş emmi dayı
Hasetliği bırakalım
Kaç günümüz var dünyada
Kalamayız asırlarca
Gün bugündür barışacak
Umut dolu bu yollarda
Aynur İlkay memleketten uzakta Kanada’da yaşarken “Eski Bayramlar” başlığı ile yazdığı şiirinde hasretlik duyguları ile çocukluk yıllarındaki bayramları hatırlayarak avunmaya çalışıyor.
Çocuklar giyinirler çicek gibi rengarenk
Mahallede meydana gelir tatlı bir ahenk
Bütün her şey tam manasıyla birbirine denk
Ah o mazide kalan tatlı bayram günleri
Bayram namazından sonra bayramlaşılır
Kabristana gidilir çantada enam taşınır
Hediyeleri birkaç damla gözyaşlarıdır
Ah o mazide kalan tatlı bayram günleri
Mehmet Tamer Altıparmak’ta oğlu şehit olan bir annenin bayram duygularını anlatıyor…
Kar dediğin beyaz renkde
Al bürünür kan gölünde
Kefen giydi genç bedende
Kara toprak bayram eder
Bayram gelmiş ben neyleyim
Asker oğlum yirmisinde
Şehit oldu Muş ilinde
Yatar şimdi şehitlikte
Kara toprak bayram eder
Bayram gelmiş ben neyleyim
Şehit idi dedesi de
Buluştu mu ikisi de
Gelip öpmez elimi de
Kara toprak bayram eder
Bayram gelmiş ben neyleyim
Şair Ali Dilki de bir sosyal yarayı taşımış dizelerine… “Biz Bu Bayram da Evdeyiz Yine” başlıklı şiiriyle tatile çıkmayı bırakın, çocuklarına bayramlık dahi alamayan babaların sıkıntısını anlatarak bir memleket gerçeğini dökmüş mısralara…
Elalem dokuz gün tatile çıktı
Biz bu bayramda da evdeyiz yine
Bizi imkansızlık odaya tıktı
Biz bu bayramda da evdeyiz yine
Çocukların papucu yok giysinler
Gidip büyükleri sevip saysınlar
Kimler duyacaksa varsın duysunlar
Biz bu bayramda da evdeyiz yine.
Ali der, yırtıldı yoksulun cebi
Görünür astarı görünür dibi
Ne yazık her bayram olduğu gibi
Biz bu bayramda da evdeyiz yine.
Bayram manzaralarının kelimelere dökülen son örneği bir ağıt Hakkı Yurtlu yazmış. Bayramlaşmak için baba ocağı yollarına düşenlerin yaptığı bir trafik kazasını anlatıyor.Hani o her bayram televizyon ekranlarında seyrettiğimiz, yüzlerce insanımızı kaybettiğimiz, ateşi yaşamayanların duyarsızlaştığı kanıksadığı trafik kazaları…
Bir bayram sonuydu, kırıldı yine hayaller
Yollar kan gölüydü, bize kan oldu bayram
Her bayram izlerken haberleri
Kulak ardı ederdik söylenenleri
Bu kez bizi yazdı gazeteler
Bize de kan oldu bayram.
“Yurtlu Ailesi’nin büyüktü acısı
Ağladı ana baba kardeş bacısı
Cenazede buluştu hocası hacısı
Bize kan oldu bu bayram…
En güzel bayramlar içimizde gerçekleşenlerdir.İçimizde ki bayram sevinci hiç eksilmesin.Kaza ve belalardan uzak kardeşlik duyguları ile nice bayramlar dileğiyle okuyucularımızın kurban bayramlarını kutluyoruz.