HASAN APAYDIN-İLAHİYATÇI
Toplumsal ilişkiler ve görev dağılımında liyakat mı yoksa sadakat mı sorusu sorulduğunda verilen cevapların çoğu liyakat oluyor ama iş uygulamaya gelince sadakatin öne çıktığını görüyoruz. İnsanlar arası ilişkilerimizde sağduyu yerine duygusallık ve menfaat ön plana çıkıyor. Bu da bizi adaletten uzaklaştırıyor. Adaletten uzaklaşınca da toplumsal barış zedeleniyor. Kendi şahsi işimizi birine emanet edeceğimiz zaman en iyisini bulmaya çalışıyoruz ama devlet ve millet işine gelince aynı hassasiyeti göstermiyoruz. Doğru olanı devlet ve millet işine daha titiz davranmak gerekliliğidir. Kur’an-ı Kerim Nisa suresi 58. Ayette ‘’Allah size, emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder.’’ Buyrularak bize doğru istikameti göstermektedir. Yine peygamberimizin uygulamalarına baktığımız zaman bunu görürüz. Mesela Mekke’den Medine’ye hicret ederken yol kılavuzu olarak yolu en iyi bilen ama müşrik olan Abdullah bin Üreykıt’ı seçmiştir. Mekke fethedildikten sonra Kabenin anahtarlarını pek çok Müslüman sahabe dururken yine müşrik olan Osman bin Talha’ya teslim etmiştir. Peygamberimiz bu ve başka uygulamalarında sadakati değil de liyakati esas almıştır. İlgililere duyurulur.
