Bu yıl dokuzuncu sınıf öğrencileri şanslı. Çünkü “Şiir Dili” konusunu işlerken, Enver Gökçe şiiri ile tanışıyorlar.
Dokuzuncu sınıf Türk Edebiyatı kitabının ellibirinci sayfasında “Ne Fayda” başlıklı şiiri var Enver Gökçe’nin. “İMGE” tanıtılırken, örnekler arasında bu şiirin ayrı bir yeri var. “Gül, Çiğerpare, Gülden Ağır Söylememek…” Sözcükleri anahtar sözcükler.
Kitabı hazırlayanlar yerinde ve mükemmel bir örnek seçmişler. NE FAYDA başlıklı şiir Cumhuriyet dönemi şiirinin en güzel örneklerinden biridir. Bir çok şiir inceleme yazısında bu şiirden alıntılar yapılmıştır. Yani şiirin anlaşılması yönünde oldukça bol kaynağa ulaşabiliriz.
Bir de şu konu var; Ahmet Arif şiirindeki bir bölümle yakınlığı büyük bir tartışmaya neden olmuştur. Bu tartışmanın da yaygın olduğunu şiir okuyucuları bilir. Bu tartışma iki şairin dostluğunu da bitirmiştir. Hepimizi üzen bir küskünlük başlamıştır.
O.Wilde şöyle yazıyor: “Halk öyle müthiştir ki, bir insanı ancak son yaptığı şeyle tanır.” Gökçe ile Ahmet Arif dostluğu 1950’li yıllarda başlamış. 1973’de Enver Gökçe’nin DOST DOST İLLE KAVGA adlı kitabının okuyucuyla buluşmasından sonra bozulmuştur. Gökçe’nin anasının mezar taşında Ahmet arif’in dizeleri yazılıdır… Ne yazık; 19 Kasım 1981’de ölen Gökçe’nin cenaze törenine Ahmet Arif katılmamıştır.
Gökçe’nin Şiirinden Ahmet Arif’in Şiirinden
Saçlarına kızıl güller takayım Saçlarına
Takayım Kan gülleri
Salında gel Takayım
Bir oyana Bir oyana
Bir bu yana Bir bu yana
* * *
Enver Gökçe 90 yaşında ders kitaplarına girdi. Bu gelişme çok önemli. Öğrencilerimiz Enver Gökçe hazinesinin güzelliği ile karşılaşma fırsatını yakaladılar. Ders kitabına girmek kalıcı olmanın dayanaklarından biridir.
Söz buraya gelmişken bir önerim var. Taşova Hükümet Konağı önündeki düzenlemenin güzelliğine uygun bir yere Enver Gökçe’nin şu dizeleri konsa, o ışıklı güzellik “Taçlanır” diyorum.
Hoş ve esen kalınız.
