Amasya İtimat

AGNOSTİSİZM ÜZERİNE

HASAN APAYDIN-İLAHİYATCI-OSMANLICA BİLİM UZMANI

Hemen bu da ne demeyin. Gençlerimizin bir kısmı agnostik takılıyorlar. Kelime anlamı ‘’bilinemezcilik’ ’demektir. Felsefi bir kavram olarak insan aklının Tanrının varlığı ve yokluğu hakkında mutlak gerçeğin bilinemeyeceğini, dolayısıyla bilinemeyen bir konuda da hiçbir şey söylenmemesi gerektiğini savunan akıma denir. Yani şunu diyorlar; biz Tanrının varlığını da yokluğunu da kanıtlayamayız. Bu sebeple Tanrı var ya da yok diyemeyiz diyorlar. Bu yaklaşımı benimseyen kişilere ‘’ agnostik’’ denir.
Agnostisizm Antik Çağ Yunan düşüncesinde ortaya çıkmaya başlamıştır. Protagoras, Tanrı’nın varlığı ve ne olduğu konusunda bilgi elde etmenin insan gücünü aştığını söylemiştir. Batı düşüncesinde ise bu kavramı ilk defa İngiliz düşünür Huxley kullanmıştır. Bunlar Tanrıya inananları da inanmayanları da eleştirirler. İnananlara hangi bilgiye göre inandıklarını, inanmayanlara da hangi bilgiye göre Tanrıyı reddettiklerini sorarlar ve ikisini de reddederek ortada durup bu iş bizim aklımızı aşıyor diyerek kendilerini muaf görürler. Metafizik konuları insan zihninin hiçbir zaman kesin olarak bilemeyeceğini söylerler. Bilginin kaynağı olarak sadece akıl ve bilimi gösterirler. Tanrıyı da bilimsel anlamda deney ve gözlem yoluyla ispat edemedikleri için kabul etmezler ama yoktur da demezler. Bundan dolayı agnostisizm, ateizmin bir alt kategorisi olarak değerlendirilmiş ve ‘’ negatif ateizm’ ’olarak da adlandırılmıştır. İslam düşünce ve bilgi sisteminde ise bilginin iki kaynağı vardır. Bunlar şahadet ve gaybdır. Şahadet âlemi akıl ve pozitif bilimle bilinirken insan idrakini aşan gayb âlemi ise vahiyle bilinir. İnsanoğluna akıl verilmiştir ama bu akıl sınırsız değildir. Sınırlı olan aklıyla sınırsız olan Allah’ı kavrayamaz. İşte tam bu noktada vahiy ve iman devreye girer. Zaten iman gayb içindir. Şahadet âleminde olan varlıklar için iman gerekli değildir. Bizim inancımıza göre ise Allah hiç kimseye gücünün yetmeyeceği bir yükü yüklemez. Allah’ın verdiği akıl nimeti Allah’ın varlığını ve birliğini bulabilecek kadar güçlüdür. Ayrıca Allah peygamberler ve vahiy ile de akla destek vermiştir. Bildiğimiz gibi aklı olmayanlar zaten sorumluluktan muaf tutulmuşlardır.
Agnostisizmin yaklaşımı İslam anlayışı açısından geçerli değildir. Çünkü İslam anlayışı insana sorumluluk yükler. Hem dünyada hem de ahirette sorumluluğumuz vardır. Benim aklım almıyor diye işin içinden çıkamayız. Eğer onların söyledikleri gibi Tanrı yoksa kutsalda yok demektir. Kutsalı olmayanın anlam arayışı da olmaz ve aynen nebatat ve hayvanat gibi yaşayarak bu kubbede hoş bir sada bırakmadan çekip giderler Allah muhafaza.

Yorum Ekle