Amasya İtimat

1942 VE 1943 ERBAA DEPREMLERİ Prof. İsmet ÜZEN (6)

Yayına hazırlayan: Yüksel Kara-Öğretmen

18 Mayıs 1943 tarih ve 2/19942 sayılı kararnamede Erbaa ve Niksar kazalarında depremden zarar gören tütün ekicilerinden bazılarının denk yapmağa güçleri yetmediği anlaşıldığı gerekçesi ile 3437 sayılı Kanunun ekici ile alıcı arasında tütün alım satımının denk halinde yapılacağına dair olan 49. maddesi hükmünün 1942 tütün mahsulü için bu iki kazada uygulanmamasına karar verilmiştir (BCA 030.18.01.02.101.35.8).

25 Mayıs 1943 tarih ve 2/19974 sayılı kararname ile Tokat-Niksar arasında depremden zarar gören 564 m. uzunluğundaki yolun 60000 lira keşif bedelli Niksar köprüsünün tamiri işinin emaneten yaptırılması kararı alınmıştır (BCA 030.18.01.02.102.36.20).

11 Eylül 1943 tarih ve 2/20575 sayılı kararname ile 3849 sayılı kanunla 5 deprem bölgesinde yapılacak işler ve yardımlar için verilen 5 milyon liralık ödenekten Tokat İsmetpaşa İlkokulu ile Niksar ve Reşadiye ilkokullarında yapılacak bazı inşaat işleri için 4275 liranın daha kullandırılması kararı alınmıştır (BCA 030.18.01.02.103.66.20).

Kararnamelerde görüldüğü üzere, Devlet depremzedelerin gücünün üzerindeki rahatlatma sağlamaya çalışırken bayındırlık işlerine de gereken ödenekleri sağlamaya çalışmıştır.

 

27 Kasım 1943 Depremi
Erbaa, 1942 depreminin yaralarını tam olarak saramamışken bir yıl sonra ikinci bir depremle sarsılmıştır. 27 Kasım 1943 günü Çankırı, Çorum, Amasya ve Tokat vilayetlerini etkileyen bir deprem meydana gelmiştir.

Tokat’tan alınan ilk haberlere göre, deprem saat 01.23’te olmuş ve 20 saniye sürmüştür. İki ev ve birçok duvar yıkılmış, iki kişi ölmüş, bir kişi ağır, birkaç kişi de hafif yaralanmıştır. Erbaa’dan telgraf ve telefonla saat 03.30’a kadar bir haber alınamamış ve Lâdik aracılığı ile iletişim sağlanmış, hasar ve can kaybı olmadığı öğrenilmiştir. Tokat Valisi her ihtimale karşı yanına İl Sıhhat (Sağlık) Müdürü ile İl Nafia (Bayındırlık) Müdürünü alarak Erbaa’ya hareket etmiştir (Ulus 27 Kasım 1943).

Bir gün sonra, Anadolu Ajansı’na göre, Erbaa’da bir yıl önceki depremde yıkılmayan binalar bu depremde yıkılmıştır. Erbaa’da dört ve köylerde de bazı vatandaşların öldüğü, yaralı sayısının da az olduğu bildirilmiştir (Ulus 28.11.1943).

İki gün sonra bu iyimser haberler yerini daha kötümser haberlere bırakmıştır. Depremin sebep olduğu hasar ve can kayıplarının ilk tahminlerden çok fazla olduğu ortaya çıkmış, alınan haberlere göre, Erbaa’da can kaybı 265 kişi, yaralı sayısı 104 kişi olarak belirlenmiştir. Anadolu Ajansı’na göre, depreme maruz kalan yerlerdeki halka yardım için gereken bütün tedbirler alınmış ve gereken miktarda sağlık malzemesi ve yardımcı ekiplerle birlikte ilaç, çadır, giyecek ve gıda maddesi gönderilmiştir. Ağır yaralılar Vilayet merkez hastanesine nakledilmiş ve hafif yaralılar da yerinde tedavi edilmiştir. Sıhhat ve İçtimai Muavenet (Sağlık ve Sosyal Yardım) Vekili Hulusi Alataş da 28 Kasım’da deprem bölgesine hareket etmiştir (Ulus 29 Aralık 1943).

30 Mayıs 1940 tarihinde kabul edilen bu kanunla bazı bakanlıkların bütçelerine 109.922.000 lira ödenek verilmesi kabul edilmiştir. TBMM Kavanin Mecmuası, Devre:6, İçtima:1, Cilt:21, TBMM Matbaası, Ankara 1940, s.714 vd. 1942 ve 1943 Erbaa Depremleri

Dâhiliye Vekili (İçişleri Bakanı) Hilmi Uran TBMM’nde Erbaa depremi hakkında bilgi verirken, 29 Kasım 1943 tarihi itibariyle Tokat’ta iki ev yıkıldığını, Erbaa köylerinin 15’inin tamamen ve 38’inin ise büyük oranda harap olduğunu; üçü merkezde ve Erbaa’da 492 vatandaşın öldüğünü ve 163’ü Erbaa’da, beşi Zile’de, ikisi merkezde ve üçü köylerinde olmak üzere 173 vatandaşın ağır yaralı bulunduğunu, depremzedelerin ihtiyaçlarına harcanmak üzere Kızılay tarafından Erbaa’ya 250 çadır, dört sandık ilaç ve 10000 lira gönderildiğini belirtmiştir. (TBMM Zabıt Ceridesi, 1944, C.6, B.7: 24-25) 1 Aralık’taki haberlere göre, Erbaa ve köylerinde yıkılan ev ve diğer binaların sayısı 3200’dür (Ulus 1 Aralık 1943).
Erbaa’da önceki depremden sonra yapılan barakalar da yeni depremin etkisiyle yıkılmıştı. Köylere çadır ve yiyecek gönderilmesine devam edilmiştir (Ulus 6 Aralık 1943).

Tokatlılar para yardımı yanında depremzedeler için 1040 parça iç çamaşırı ile 208 pamuklu göndermiştir (Ulus 9 Aralık 1943).

Deprem bölgesinde incelemeler yapan Sıhhat ve İçtimai Muavenet Vekili (Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı) Hulusi Alataş 13 Aralık 1943 tarihinde TBMM’de konu hakkında bilgi verirken, Tokat vilayetinde can kaybının 507, yaralı sayısının 171 ve yıkılan ev sayısının 3201 olduğunu belirtmiştir (Ulus 14 Aralık 1943).

Tokat halkının depremzedeler için yaptığı yardımlara bakıldığında, Almus nahiyesi halkı depremzedeler için 1000 lira toplamıştır. Vilayet merkezinden Kızılay’a yapılan bağış miktarı 3397 lira ve 12 kuruşu bulmuştur (Ulus 26 Aralık 1943).

Niksar halkı da daha önce yaptığı 847 lira para ve 1600 kilo muhtelif yiyecek maddesine ek olarak 317 kilo çeşitli yiyecek maddesi göndermiştir (Ulus 1 Aralık 1944).

 

Depremler Sonrası İmar Faaliyetleri ve Erbaa’nın Yeniden Kurulması

1939, 1942 ve 1943 depremleri üzerine Hükümet, alüvyon arazisi üzerinde bulunan Erbaa’nın yerinin değiştirilmesine ve eski yerinin iki kilometre güneyindeki “Ardıç Tepe veya Ardıçlık” denilen yerde yeniden inşa edilmesine karar vermiştir. Fay Hattı üzerinde bulunan ve beş yılda üç şiddetli deprem yaşayan Erbaa kazasının, zemini daha sağlam olan yakın bir yerde yeniden kurulmasının zorunlu hale geldiği anlaşılmaktadır. Araştır- malarımıza rağmen ne yazık ki Erbaa’nın yerinin değiştirilmesi hakkında bir hükümet kararı tespit edilememiştir. Ek olarak Erbaa’nın yeniden inşa süreci hakkındaki bilgiler tespit sınırlıdır. Böylece Erbaa Deprem Kırığı’ndan 2 km. daha uzak bir mevkie taşınmış, hem de “Pliyosen çökelleri” ile daha sağlam bir zemin üzerine taşınmış olacaktı. (Yılmaz vd. 2013: 422)

Tokat Valisi tarafından 29 Mart 1944’de Başbakanlığa gönderilen bir yazıda Erbaa’nın yeniden inşası için yapılan hazırlıklar ve gerekli olan maddi kaynak hakkında bazı bilgilere rastlamaktayız. Buna göre, Erbaa imar planı Belediye Meclisi tarafından da kabul edilerek onay için Ankara’ya gönderilmiştir. Onay geldikten sonra inşaat başlayacaktır. Uzun bir süredir 1942 ödeneğinden elde kalan halka ait yardım parası ile 165000 liranın Niksar ile Erbaa’da inşa edilecek resmi kurumlara ait binaların ve umumi yerlerin hangilerine verilmesi gerektiği incelenmektedir. Yollar, hükümet binaları, okullar ve 47 memur evi inşaatı için iki milyon beş yüz bin liraya ihtiyaç vardır. Valilik tarafından halka yapılan yardım çok azdır. Milli bankalardan alınacak krediye büyük oranda ihtiyaç vardır. Erbaa halkının, evlerinin inşası için kendilerine verilecek krediyi beş senede ödeyecekleri tahmin edilmektedir. Ziraat Bankası veya başka bir milli bankanın Erbaa’da ev yapanlara iki milyon liralık bir kredi açması için Başkentin yardımı gerekmektedir (BCA 030.10.00.81.535.13).

15 Nisan 1944 tarihinde yeniden kurulacak olan Erbaa’nın temeli törenle atılmıştır. Yeni Erbaa’ temelinin atılması münasebetiyle Tokat CHP milletvekili Refik Ahmet Sevengil şunları yazmıştı:

“…. İlk günlerde harabelerin üzerine yeni barakalar yapılmasına izin verilmişti. Fakat aynı zamanda ilim hizmete koşuldu, jeologlar gönderilerek günlerce incelemeler yaptırıldı. Kasaba yerinin dolma, çamur, alt ve üst tabakaları çürük, daima sarsıntılarda kayacak, her zaman yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu söyleyen raporlar önünde Hükümet, kasabanın yerini değiştirmeye karar verdi. Uzun çalışmalar sonunda yeni şehir planı tamamlanmıştır. Bu plana göre Ardıçtepe’de yeni Erbaa’yı kurma programının tatbikatına başlanmıştır. Hükümet yolları, resmi daireleri, memur evlerini yapacak, meydanları düzelterek yeni şehrin eksikliklerini tamamlayacaktır. Osmancık’tan satın alınan kereste fabrikasının kurulması bitmiştir. Bugünden itibaren çalışmaya başlıyor. Yüz yirmi ton çivi aylardan önce hazırdı. Koyulhisar’dan alınmış olan 7.000 metreküp kereste  halka parasız veriliyor. Belediyeler Bankasından ödünç alınan para yeni Erbaa’nın hususi binalarının yapılıp tamamlanması için halka yardıma ayrılmıştır” (Ulus 16 Nisan 1944).

 

Temel atma töreni büyük katılımla yapılmıştır. Bu törende, yeni kasabanın kereste ihtiyacını karşılayacak olan hızar fabrikası Valisi ve çalışanları, komşu kaza kaymakamlarının ve halkın katılımıyla açılmıştır. Erbaa Kaymakamı, bu fabrikanın yeni kasabanın kurulmasına yetecek kadar kereste ihtiyacını karşılayacağını belirtmiş ve halkın şükran hislerini ifade ederek fabrikanın açılışını yapmasını Validen rica etmiştir. Vali, fabrikanın Erbaalılara uğurlu olmasını dileyerek kurdeleyi kesmiş ve işletmeye açmıştır. Törene katılan misafirler şerefine Belediye tarafından öğle yemeği verilmiştir (Ulus 16.4.1944).

Temel atma töreninden sonra Tokat Valisi İzzettin Çağpar’ın Hükümetten talepleri devam etmiştir. Örneğin, 6 Haziran 1944 tarihli telgrafta, Erbaa kaza merkezinin belirlenen yerde yeniden inşası için gerekli olan kerestenin Koyulhisar ormanlarından tomruk halinde Kelkit suyu yoluyla nakline 14 Mart 1944’te son verilmişti. (Ulus, 15 Mart 1944).

Nakliyat ve karakol binaları ile 35 köyde köy okulu inşasının yanında kazanın okulları, yolları, suyu, belediye binası, memur evleri inşasının gece gündüz devam ettiğini belirterek, satın alınan hazır eşya fiyatları, nakliyat üzerinde çok büyük fiyat farklarına sebep olduğundan ve buna karşı verilen ödeneğin çok az olmasından şikâyet ederek Vilayet emrine en azından bir milyon beş yüz bin lira ödenek ayrılmasını talep etmiştir. (BCA 030.10.00.66.441.14).
Nihayet yoğun çalışmalardan sonra tamamlanan Erbaa’nın yeni resmi müesseseleri ve halkevinin açılış töreni 26 Ağustos 1945 Pazar günü saat 11.00’de yapılmıştır. Erbaa Belediyesi bunun için bir davetiye hazırlamış ve ilgili kişi ve kurumlara göndermiştir (BCA 490.01.1585.469.2/13).

O dönemi yaşayan bir görgü şahidi yeni Erbaa’nın imarı hakkında şu izlenimlerini aktarmıştır:

“… Dördüncü ayın on beşinde saat dörtte temel atıldı. Bir katlı bir kaymakamlık binası yapıldı, Eksel yolunda. Daha sonra da belediye binası yapıldı. Göçtükten iki yıl sonra hükümet binası yapıldı. Hem adliye, askerlik şubesi oldu. Hepsi yetti. 1100 haneydi göçenler. Göçmeyen 20 hane civarında kalmıştı. Fakirlere barakalar yaptılar. Taş verdiler, ağaç verdiler. Kendi enkazlarınıda götürdüler. Bazıları tamamlamadan göç ettiler. 4-5 sene barakalarda geçti. Eski zenginlerin evinde mobilyalar, meyve bahçeleri, çifte havuzlar, şadırvanlar, şato gibi evler. Bunlar göçmek istemediler. 200-400 dönüm arazileri, tütünleri, ahırları vardı. Gidenleri de caydırmağa çalıştılar. Vali Çağpar “İhtiyarların bedduasını, gençlerin duasını alacağım” demiş. Yedi sene İmbat Deresi’nin suyu ile idare etmişler. Halk bu su ile çamaşırını yıkardı. İçmek için de çeşmeler yapıldı…” (Yılmaz vd. 2013: 422)

Hükümetin 1943 yılına ait kararnamelerini tamamlama mahiyetindeki kararnameler 1944 yılı ve sonrasında da devam etmiştir. Bunların depremlerin sebep olduğu yaraların sarılması için daha çok imar işlerine ait olduğu görülmektedir. 3 Ocak 1944 tarih ve 3/223 sayılı kararname ile 4386 sayılı kanunla verilen avansları ödemeye mali imkânları uygun olmayan kazalar için Hususi (Özel) İdare ve Belediyeleri adına T.C. Ziraat Bankası nezdinde toplam 26165 liralık kredi açtırılması kararı alınmıştır (BCA 030.18.01.02.104.6.8).

6 Ocak 1944 tarih ve 3/230 sayılı kararname ile kışın sert geçmesi nedeniyle binalarının inşa ve tamiri için halka teknik yardımda bulunulması ve kolaylık gösterilmesi, binaların acilen tamirlerini veya geçici binalarını tamamen veya kısmen yapamayacakları belirlenen muhtaçlara Kızılay tarafından gereken yardımlarda bulunulması, devlet işlerinin aksamaması için deprem bölgesinde evsiz kalan memurlara, bölgedeki malzeme ve maddi
imkânlar göz önünde bulundurularak biran önce evlerinin tamir edilmesi
veya inşa edilecek bina veya barakalara yerleştirilmeleri kararı alınmıştır
(BCA 030.18.01.02.104.6.15).

(Sonu gelecek sayıda)

Yorum Ekle