Amasya İtimat

ŞİMDİ SIRASI MI DEMEYİNİZ 

Ahmet Şimşek

Anaları atalarını sevmek, kadrini bilmek bir gönül işidir. Arpaderesi’nde yaşamak ve Sevdasını yüreğinde taşımak ayrı bir yüreklilik ayrı bir yüceliktir. Köyünü yurdunu Değerlerini, değerli atalarını büyüklerini sevmeyeni düşünmek bile abes olur.
Severiz, severiz de sevdiklerimiz her zaman elimizin altında olur zannederiz. Memleketteki anamız babamız kapımızı her zaman açacak, Keyfimiz yettiğinde nasıl olsa elimizin altında olacaklar zannederiz. Bir sabah kalkarız veya gece bir acı haber gelir o çok sevdiğimiz bize can veren canımızın ciğer parçası elimizin altından habersiz göçüvermiştir.
Şimdi yakınmanın, dövünmenin zamanıdır. Ah keşke şöyle olsaydı. Keşke böyle yapsaydık. Artık Feryadı figanların gök yüzüne yükseldiği an her şey bitmiştir. Daha geriye dönüş yoktur. Başımızı elimizin arasına alıp düşünme zamanıdır. Geçmişle hesaplaşma günüdür. Geçmişimizi sorgulama günüdür. Pişmanlıklarımızı düşünme zamanıdır. Benim gibi köyüne gittiğinde kapıların kapandığını, anamızın, babamızın hoş geldin oğlum diyen sözlerini ararsınız. Ama nafile benim keyfim yetmiştir ama Anamızın, babamızın ömrü vefa etmemiştir.
Şimdi sevgili dostlar, bu hüzünlü tabloyu burada kesip belki vitesten atmış traktörün Akpınar’a doğru koşması gibi giden hayatımızı bir anlık durdursak. Geçen geçmiş, yapılacak bir şey yok. Şu an elimizin altındaki sevdiklerimizi, hala hayatını güç bela sürdürmeye çalışan bizim hasretimizle yanıp tutuşan büyüklerimizin ilk fırsatta dizinin dibine bir an önce gitmeliyiz. Şimdi sabır gösterip de bu yazımızı okuma zahmetine katlandıysanız, amaaaan Ahmet abi, şimdi sormuyorsun nasıl geçiniyoruz, cebimizde para var mı? ev çoluk çocuk, bin bir türlü derdimiz var. Şimdi sırası mı? Bunların dediğinizi duyar gibi oluyorum. Eeeee bende diyorumki son pişmanlık fayda etmez. Keşkelerimiz sıralanmadan bir an evvel elimizin altındaki uzaktaki yakındaki sevdiklerimizin kıymetini bilelim. Hani Peygamberimizin Hadisi şerifinde anasının ve babasının yaşlılığına erişip de cennet kazanamayanların vay haline demiş. O zaman Onların sayesinde cennet kazanalım.
Yanımızda iseler sevelim, saygı gösterelim, değer verelim. Uzakta ise gidemiyorsak en azından haftada bir telefonla arayalım. Gönüllerini alalım. Köylülerimizi, akrabalarımızı, en yakın ve en uzak ayırt etmeden gönül bağıyla bağlanalım. Kendi canımız gibi sevelim. Sevdiğimizi gösterelim.

Yorum Ekle