Taşova Organize Sanayi Bölgesinin Çambükü köyüne kurulması noktasında Çambükü köyü Muhtarı İmdat Celep, İhtiyar Heyeti Azası Ali Ünal, Çambükü Köyü Hak Arama Platformu Sözcüsü Yalçın Bolat, 14 Kasım 2024 Perşembe günü gazetemizi ziyaret ederek konuyla ilgili açıklamalarda bulundular:
Muhtar Celep: ”Coğrafi olarak Taşova’nın en az toprağı olan, küçükbaş ve büyükbaş hayvan varlığı olarak nüfusuna göre en fazla hayvan sayısına sahip bir köyüz. Maalesef sürecin başından beri devlet büyüklerimiz bunu hep gözardı ettiler. Dünyanın en zor tarım işi olan bamya üretimiyle ilçemize ve ilimize önemli bir katmadeğer sağlıyoruz. Baksınlar kayıtlara devletten yardım almadan tarım ve hayvancılıkla kendi yağıyla kavrulan ülke genelinde bir kaç köyden biriyiz. Biz Çambükü köylüleri olarak OSB’ye değil, yerine yani köyümüze yapılmasına karşıyız İlk günden beri Sözümüz: “OSB’ye değil yerine karşıyız, haklıyız da” OSB’nin başka bir yere yapılması en hayırlısı ve doğrusu olur.”
Platform Sözcüsü Bolat ise şu açıklamayı yaptı: ”Son günlerde köyümüz aleyhine, gerek yerel gazetelerde gerek sosyal medyada yapılan paylaşımlarla ilgili olarak bir açıklama gereksinimi doğmuştur.
Organize sanayi gerekli inceleme ve araştırmalar yapılmadan, Dörtyol köyü için hazırlanan bir projenin, köyümüz Çambükü’ne kaydırılması ile başlamış,kanunun vermiş olduğu haklardan faydalanmak amacı ile ilk etapta,vakit kaybetmeksizin,avukatlarımız nezdinde itirazlar yapılmış olup,süreç bu güne deyin,köy lehine kazanımlarla devam etmektedir.
İki yılı geçen zaman içerisinde, köyün Ekim yapacak arazisinin elinden alınmasından kaynaklı olarak büyük maddi kayıplarla karşı karşıyayız.
Bölgenin en büyük (4000) hayvan sayısına sahip olmamıza rağmen, bir karış dahi elimizde hayvan otlatacak mera alanımız kalmamıştır.
Ekili mahsülleri iş makineleri ile kazınılan,dikili yüzlerce meyve ağaçları sökülen Çambükü köylüsü olmasına rağmen,bu köyün mağduriyetinden kimsenin bahsetmiyor olması, Taşova’daki işsizlikten tutun da 20 yılda ki 51 bin nüfuslu ilçenin 31 bine düşmesine kadar ki göçün sorumluluğunun yanlış tarım politikalarından değil de, Çambükü köyüne bağlanmasına kadar şahit olduk.
Çambükü köyü Taşova’nın 63 köyünden farkı olmayan,Ülke ekonomisine gerek yıllık 7 tona yakın bamya üretiminden,hayvancılık faaliyetine kadar, katkı sağlayan çalışkan bir köy iken, bu gün topraklarından mahrum bırakılarak, başka yerden sığınmacı gelmiş,mülteci gibi ilçemizde bazı mecralarca hedef gösterilmesi bizleri ziyadesi ile üzmektedir. Ayrıca birilerinin dile getirdiği gibi Çambükü köylüsü mücadeleyi bıraktı, köyün yüzde 90’ı topraklarında sanayi istiyor gibi söylemler üretmeleri, gülünç ve çirkin yakıştırmalardır.
Çambükü köyü ile ilgili şuana kadar, gerek yazılı gerekse görsel basında 195 haber yapılmış,Ülkede herkes tarafından biri bizi gözetliyor evi gibi ekran karşısından izlenmişken ilçemizde halâ anlamak istemeyen kişilere de söyleyecek fazlaca bir sözümüz yoktur.
Bazı zamanlarda algı operasyonu yaparcasına birileri tarafından pankartlar astırılarak, köyümüz Taşova’nın geleceği ile oynuyormuş gibi yanlış bir algı oluşturulmaktadır.
Zamanında şehrin bütün bilbaordlarına afişlerle, OSB hayırlı olsun ilçemize diye asılan reklamlarla,bu iş bitmiş gibi gösterilerek,yasal süreçlere rağmen, halkı kandırma yoluna gidenler bu gün yine iş başındadırlar.
Çambükü köylüleri,organize sanayi ye karşı değil, yanlış hazırlanmış,acele ile kağıt üzerinde,bir köyün evleri haricinde kalan bütün arazilerinin elinden alınmak istenmesine,köy mezarlığını dahi bu projenin içine katılmasına karşıdır.
Bu süreçte yasal haklarımızı kanunun vermiş olduğu hakları sonuna kadar kullanarak,topraklarımızı yeniden ekeceğimiz güne kadar,bu mücadeleden dönmeyeceğimizi,köyümüze şu ana kadar yanlış ve hukuksuz olarak yapılan haksızlıkların neticesinde oluşan zararlarımızı günü geldiğinde, maddi ve manevi tazminat davaları açılarak, tazmin edilene deyin sürdüreceğimizi, buradan sizin aracılığınız ile de Kamu oyuna duyururuz, saygılarımla.”