Oldum olası bu kelimeye bir türlü sıcak bakamadım, sevecenlik duymadım. Gerçi bu kelimeyi, yani israf kelimesi alfabenin yirmidokuz harfinden beş tanesinin yanyana gelmesi ile oluşuyor, alfabenin bu konuda bir günahı yok. Bizi ilgilendiren kelimenin çağrışımı, manası. Bu kelimenin manasını bilmeseydik, karşılığı olan tasarruf, tutumluluk gibi her insanın mutlaka uyması, rehber edinmesi gereken kelimelerin değerini belki bu kadar iyi anlayamazdık.
Sevgili dostlar. İnsan hayatının sürecinde huzurlu bir yaşamın anahtarı da bu sözcükte toplanıyor. Savurganlık, israfça kazanılmadan harcanan yani israf edilen değerler. Neticesinde nice aile düzenlerinin bozulduğuna, nice yuvaların yıkıldığına günlük yaşamımızda sıkça rastlıyoruz.
Bu makalede sizlerle iki konu üzerinde yoğunlaşacağız. İşe esnaf yönünden bakacak olursak esnaf bii yıl boyunca çalışır didinir yıl sonunda hesabını kitabını çıkarır. Eğer ticareti bilinçli kâr marjını iyi hesap ederek yılı tamam edebildiyse işine devam edecektir. İşte burada israf etmeden tutumlu bir yaşam ön plana çıkıyor seneye işine devam etmesi için israftan kaçınıp tasarrufunu esnafın iyi tutması gerekmektedir. İşim tarımsal yönü yine aynı çiftçi gelecek yılın mahsulünü hasat etmek için bilinçli bir çalışma yapması gerekir. Bereketli bol kazancın belli kriterleri vardır. Bunun başında bilinçsizce atılan tahlil yapmadan ekilen tohum tahmini atılan israf edilen gübre yeterli yapılamayan yabani ot mücadelesi nadasa bırakılamayan toprak bilinçsizce yapılan sulama, yapılan su israfı saydığımız kriterlere uyulmuyorsa seneye tarım yapamayacağımız demektir. Şöyle çevremizde baktığımızda özel sektör olsun kamu kuruluşları olsun çalışmalarda israfa önem verilmediğini fark ediyorsunuz halbuki ekonomimize baktığımızda bol kepçeden harcama yapılma lüksüne uygun olmadığını görüyoruz. Yırtılıp atılan bir kağıt topağının bile ekonomiye bir külfet getirdiğini bilmemiz gerekir bu konuda idareciye yöneticilerimize büyük sorumluluk düşmektedir israf edilen her ürünü etmeden önce 21. Asırda bile bir ekmeğe muhtaç insanların açlıktan ölen insanları gözümüzün önüne getirmemiz gerekir dünyayada baktığımız zaman ülkelerin başına ne musibet geldiyse israftan bilinçsizce yapılan harcamakdan geldiğini görüyoruz işin siyasi yönüne bakmadan geçemeyeceğiz devletimiz bir karar almış ikibin nüfusu aşağı düşey kasabasını köy statüsüne dönüştürmüştür bunun sebebi israftan kaynaklanıyor ben şahsi olarak insan hak ve hürriyetleri çerçevesinde insanların hür ve bağımsız yaşamasına inanan biriyim kapatmalarada karşıyım kapatılan her kasaba küçülüp daha fazla göç verecektir eğri oturup doğru konuşalım mahiyetimizde olan belediyelerde şişik kadro değil ihtiyaç kadar bilinçsiz harcama değil tasarrufa yönelik her belediyenin yarış içinde şölen yapıp bol keseden harcama yaparken gelin yatırımlara yönelseler idi hem zarar etmezken hem istihdamı sürükler idiler şölene eğlenceye kesinlikle karşı değiliz sosyal faaliyetleri destekleyen biri olarak kendi taşova bölgesinin potansiyeli içinde yapmış olsaydık halbuki kendi potansiyelimizde oynayanımızda var esnafa zarar olmadan bu faaliyetlerimizi yapabiliriz. BBG evi gibi bizleri bir gözetliyenin olduğunu hesap edemedik toplumumuzun zarar eden kuruluşlara aktaracak ne parası kalmış nede takatı yukarıda israfın siyaseti nasıl etkilediğini anlatmaya çalıştık bir örnekte kendimizden verelim arkadaşlara katılalı bir yıl oldu 70 makalem yayınlandı bunun içinde siyasi, ekonomik, güncel, hatıra onlarca konulara değinme fırsatımız oldu çoğu zaman insan hayatına zararlı olan şeyleri fazla eleştirdik mesela bir sigaraya çocuklarının rıskının 5 YTL verip alan kendi parasıyla sağlığını bozan bir arkadaşımıza sigarayı bıraktırabildiysek bir arkadaşı hakkında yanlış düşünen birisine uyarılarımız ile yanlışından vazgeçilmesine sebep olduysak verdiğimiz emekler harcadığımız kağıt kalemlerin bir anlamı olacaktır eğer hiçbir işe yaramaz uyarıcı uzlaşıcı olamadı isek bizim yaptığımızda hem zaman israfı hemde ekonomik israfdır bir atasözlümüz vardır ince iğneyi önce kendine batır çuvaldızı başkasına derler israf konusunda iğneyi önce kendimize kakıyoruz amacımız huzurlu bir toplum olarak yaşamaksa gerisi teferruattır diyoruz dinimizin gereğide yiyiniz, içiniz israf etmeyiniz hepimizin rehberi olmalı diyoruz….