Sevgili Osman BAŞ kardeşimle yolumuz 1990-1991 Öğretim Yılı başında kesişti. Kendisi Tokat-Erbaa-Karayaka-Yunus Emre İlkokulu Müdürlük görevinde bulunuyordu. Benim tayinim de Yunus Emre İlkokulu’na sınıf öğretmeni olarak çıkmıştı. Aynı kuşaktan olduğumuz için hemen kaynaştık.
Kendisinin yazma çalışmaları yaptığını, okumaya araştırmaya önem verdiğini fark ettim. Senaryosunu kendi yazdığı “HİZMET YARIŞI” piyesini yıl sonunda sahneleme kararını aldık. Piyesteki öğretmen rolünü bana verdi. Benim okuttuğum 5. Sınıf öğrencileri ile sahneye koyduk. Piyes 5. Sınıf öğrencilerinin ilerde hangi mesleği yapmak istediklerini sınıf başkanlarının nezaretinde kendi aralarında konuşma ile başlıyor. Ben (Öğretmen) sınıfa biraz geç giriyorum, senaryoya dahil oluyorum. Kimi doktor, kimi hemşire, kimi mühendis, kimi öğretmen kimi avukat, köylü, işçi olmak istediklerini büyük bir coşku ile konuşuyorlar. Öğretmen olarak ben de onların vatana, millete, faydalı nasıl olabileceklerini coşkulu bir şekilde anlatıyorum. Piyesin sonunda öğrenciler benim etrafımda hilal şeklinde diziliyorlar, ve fondan bir kız öğrencimiz, yine kendisinin yazdığı “ÖĞRETMENİM” şiirini okuyor. Protokolde ki misafirlerin gözyaşlarını tutamayarak (Rahmetli Belediye Başkanı Recai BAŞARA başta olmak üzere tüm protokolün) hıçkırıklarla ağladıklarını fark ettim.
2008-2009 Öğretim Yılında “HİZMET YARIŞI” piyesini Amasya-Taşova-Yeşilırmak İlkokulu 5. Sınıf öğrencileri ile sahnelemek istediğimi söyleyince ,çok mutlu oldu. Piyesi yazılı metnini kendisinden istedim, gönderdi. Yıl sonunda piyesimizin sahneleyeceğimiz tarihte kendisini davet ettim. Ankara’ dan gelerek Milli Eğitim Müdürümüz Ali Rıza Atasoy’la beraber izledi. Çok mutlu oldu. Kendisini piyesin sonunda piyesin yazarı olarak sahneye davet ettik. Öğrencilerimizi ve bizi onore eden, heyecanlı hamaset yüklü bir konuşma yaptı. Taşova Düğün Salonunda öğrenci velileri ile tıklım tıklım dolu salon, alkışlarla inledi. Daha sonra Milli Eğitim Müdürümüz Ali Rıza ATASOY ile beraber Taşova Öğretmenevi’nde çay eşliğinde uzun sohbetimiz oldu. Bu benim için önemli bir hatıradır. Kendisini yaşadığım sürede hep güzel duygularla yad edeceğim. Allah rahmet etsin.
ÇİMENTO PARASI
Osman kardeşim okul müdürlüğü yaparken Erbaa’ da büfe çalıştırıyordu. Büfeye bakan bir çalışanı vardı. Okuldan çıktıktan sonra büfeye gelir tatil günlerinde de büfede faaliyet gösterirdi. Kendisini böyle ticari faaliyetleri de olmuştur. Esnaflık kurallarını da bilirdi.
1993 yılında bizde Taşova’da inşaat malzemeleri üzerine(demir-çimento) bir dükkan açtık. Kendisi dükkanı açtığımız ilk günü ziyarete, hayırlı olsuna geldi. Hiç alış-veriş yapıp yapmadığımı sordu, ilk gündü; yapmadık, dedim. O zaman ilk müşterin benim, hayırlı olsun diyerek ,bir torba çimento parasını vererek, satın aldı. Çimentom sende emanet dursun, dedi. Zaman zaman bir araya geldiğimizde çimentosunu hatırlatıp, çimentonu al derdim, gülüşürdük. Kendisi ile çok hatıralarımız oldu .Allah rahmet etsin. Mekanı cennet olsun.
Gülahmet YOLAÇAN
CUMHURİYET ORTAOKULU TÜRKÇE ÖĞRETMENİ