Haber: Ahmet Şimşek
Biri Köy Ağasıgilin değirmeni, diğeri ise Nuri dayının değirmeni. Son zamanlarda Nuri dayı değirmenine dinamo koyup elektrik bile üretmişti. Elektriği lamba olarak kullanıyordu. Bizim köyde (Arpaderesi) iki, tane su değirmeni vardı. Taşova’ya giderken Zudaylı (Alpaslan beldesi) Gara Durmuş’un değirmeni vardı.
Değirmenler un öğütür, akıp giden suyuyla da tarlalar bahçeler sulanırdı. Su değirmenlerinin ekmeğinin tadı bir başka idi. Şimdiki unlara elli çeşit katkı ilave ediyorlar ama o koku, ekmeğin lezzetini yakalamak mümkün değil. Su değirmenleri 120 devirde dönüyor. Elektrikli değirmenler ve un fabrikaları 1200 devirde öğütüyor. Dolayısıyla un yanıyor, kanserojen oluşabiliyor. Keşke her zaman su değirmenleri unu olsa. Su değirmenleri devrini tamamladı. Taş değirmenler sustu, şimdi fabrikasyon değirmenler devrede. Tabii lezzetleri gittiği gibi, sağlıkta sıkıntıya girdi. Hastalıklar aldı başını gitti. Doktorlarda hastalıkların çaresini bulamıyor, hastaları dinlemiyor. MR (Emar) çek, tomografi çek, vücut radyasyonları alsın, yüzlerce sayfa tahliller yap, teknoloji güzel de, verilen ilaçların yan etkilerinin faydasından daha çok zararı var. Böbrekler iflas ediyor.
Değirmenlerde mısır, buğday unu çektirilirdi. İsteyenlerde hayvanları için arpadan buğdaydan kırma yaptırır yem yapardı. Şimdi hayvan yemini ilçeden zahirecilerden alıyorlar. Değirmen un öğütürken türül türül un tüter bir de değirmenci amcanın tandırında çörek çekmesini eskiler hala tadını unutamıyor. Yazıyı çok uzatmadan hatırları canlandıralım dedik.
Şimdi gerisini siz hayalinizde yaşatın, hatıralarınız bazen söze, bazen kaleme dökülsün. Sağlıklı yaşayın, sağlıklı ekmekler yiyin.
05amasyam-05 Kültür, Haber, Magazin 2023