Uzun zamandır köşemde yazı yazmıyordum. Elbette ki gündemi takip etmek yerel ve genel gelişmelere yorum ve değerlendirme yapılması gerekmekteydi. . Ancak; uzun bir süre yazmama ve uzak durma süreklilik arz etmediğinden kaynaklı bir zorlanma oluyor. Yine de zorlanımı aşmak gerekiyor. Yazmak duygularını okuyucuyla paylaşmak önemlidir.
Önceki yazılarımda, yerelin sorunlarını Taşova Belediyesinin hizmet, işleyiş ve açmazlarını dillendirmiştim. Ama kime derseniz tabiî ki anlayana. Anlayana diyorum çünkü ; eleştiri yanlışı düzeltme, yapılanı hizmet diye lansedilenin toplumsal çıkar ve hizmeti öne almıyorsa, hala kendi dar görüş ve bencil davranışlarını yönetme adına topluma dayatma yapıyorsa, burada bir aksaklık var diyebilene yapılır eleştiri. Taşova belediyesinin o kadar çok gayrimenkulü varmış ki seçilenler sata sata bitiremediler. Geçmiş belediye başkanlarından Kadir Torun gayrimenkulleri korumuş. Süleyman Bursalı bir dönem de şu anki belediye binasını ve kanalizasyonu yapmıştır. Hala aynı alt yapı kullanılmaktadır. Nihat Yıldırım dükkânlar kazandırmış o kıt kanaat ortamlarda belediyeye. O insanlara minnet duygularımı ifade etmek istiyorum.
Belediye dükkânlarının satma gerekçesi, kira alamamak gibi sebepler sunuldu. Tabiî ki, yandaş, taraftar, destekçi mantığıyla bakarsan getiri sağlayamazsın. Satışlara zemin hazırlamaktır bu yöntemler. Toplumda belediyeyi istihdam ve rant alanı olarak hazırlayıp, seçimleri bu temelde yönlendirip, herkese iş vaadi ile oy alırsan, sonun geldiği nokta böyle olur. Adayın: ufku, hedefleri ve yönetme erkinin şeffaflığı olmazsa, perde arkasında yapılan toplantılarla pazarlıklar yapılırsa, satacak yer ararsın. Vurgulamak istediğim nokta; şuan ki belediye binasıdır. Belediye binasını; restore edilen eski tekel binasına taşıyorsunuz ve boş kalan binanın ne yapılacağını vatandaşa sorduğumda cevabı şu oluyor. “Satacaklar.” Hizmet yaptınız çalışanlarınıza yetmedi mi ? Belediye binası yandaş diye adlandırdığınız kesimlerin yakınlarına yetmedi mi? Boş odalarda oturmaları için odamı yok ki? Ne yaptınız? Azimle çalışmanızı engelleyen Taşova’ya göre tarihi olan bu bina hizmet etmekte yetersiz mi kalıyor sizce ? Vicdanınız sızlamadan babanın malını mı satıyorsun.? Hizmet diye yollara fidan dikmek, çiçek dikmek, parke taşı döşemek için çalışma odalarınız yetmiyor mu.? Çünkü; her şeye kuşku bıraktınız. Fidan, çiçek ve parke taşlarının ardında bir rant varmış gibi yorumlar yapılıyor. Kimlere ve hangi şirketlere imkânlar sunuyorsun.
Bundan böyle, artık belediye mülkleri yeni satış yöntemleri ile satışa sunuluyor. Her halde belediye encümeninde sorunu çözemeyince iş yaptığı, ortaklaştığı şirketlere belediyeyi borçlu duruma düşürüp, kapalı kapılar arkasında görüşmelerle icra işlemini devreye sokuyor. Alacaklı olan şirket, belediyeyi icraya veriyor. Satıştan sonra şirket alacağını alıyor ve geri kalan kısmını belediyeye veriyor.
Belediye encümeninin görevi nedir? Nedir bu israf? Nedir bu mantık? Ben bir vatandaş olarak soruyorum? Tüm satılanların değeri nedir. ? Ne kadar gelir elde edildi.? Nerelere harcandı.? Kamuoyuna bir açıklama yapın. Satılanlar kamunun malı, babanın malı değil. Çalıştırdıklarının maaşını, belediye gelirlerinden ödeyemiyorsan çalıştırma. Bütçene göre personel al. Şişirme yapma, maaş ödemek için belediye binasını satamazsın. Kamuyu zarara sokmaktan dolayı vatandaş olarak ben davacıyım.
Kirlenmişlik öyle büyük boyutlara ulaşmış ki, toplumun kılcal damarlarına kadar sirayet etmiş. “Al Taşova’yı yapıştır Türkiye‘ye“ demek gerekmez mi ?. Bu seçimler de 3.dönem tekrar seçtiniz, geçmiş dönemlerde ne yaptıysa. İktidar partisi hizmet eder diye düşündünüz. İktidarla uyumlu olunca hizmeti daha kolay alır dediniz?. Ne oldu iktidar partisinin belediyesine?. Hizmet mi geldi? Belediyenin mülkleri birer birer satılıyor. Şimdide aday göstermeyip başkaları aday olacakmış?. Herhalde Taşova konuta doydu, yeni alanlara sıçramak gerekiyor. Bir fıkra var Osmanlıda: “ Saraydan bir bölgeye yönetici atamışlar. Uzun bir zamandan sonra, yönetici görevden alınıyor. O bölgede halk yöneticinin görevden alınmasına tepki gösterir. Almayın diye. Saray da hani siz bu yöneticiden şikâyetçiydiniz, hırsız talan ediyor diyince halkta bu küpünü doldurdu, yer kalmadı yeni gelen boş küp ile gelecek. O küpü doldurmakta yine talan, yine soygun onun için karşı çıkıyoruz demişler. Bu hikaye bu durumu ne güzel özetliyor öyle değil mi?
Halk arasında bir yorum var. Emekli olmak kolay, gir belediyeye 5 yıl çalış yeni gelen başkan zaten işten çıkartacak. Ver mahkemeye, al tazminatı rahat et, yani paralı tatil yap. Ey halkım! Sana ait olan değerlerin satılmasına dur demek için, satılacağı söylenen belediye binasının satışına karşı dur. Taşova’da sosyal ve kültürel gelişmeyi önüne koyan, gerektiğinde hesap verebilen, halkın huzurunda belediyenin gelir-giderlerinin şeffaf bir biçimde açıklamasını yapabilen belediye encümen toplantılarının halkın huzurunda yapılması ve hesap verilebilir bir biçime dönüştürülebilmesini sağlamak gerekir.
Bu tür yönetme anlayışına sahip bir aday yarat. Halk yaratıcıdır. Yoksa Taşova önümüzdeki dönemlerde küçülecek, ilçe köye dönüşecektir. Geleneksel seçim taktikleriyle ona benzer adaylarla yola çıkarsan, olan sana ve Taşova’ya olacaktır.
Fazlı KURU
