Haber: Ahmet Şimşek
ESKİ BİR YÖNTEM: ELMA KUYULARI
Dedelerimiz ve babalarımız meyveleri özellikle elmaları kış mevsiminde tüketmek üzere saklamak için son derece sağlıklı ve garanti bir uygulama yaparlardı.
Fotoğraflarda da görüldüğü gibi elmaları tek tek yaralamadan toprağa muhafazalı bir şekilde gömer, kış mevsiminde de kenarından açtığı bir delikten de ihtiyacı kadar alıp tüketirlermiş. Eskiden şimdiki gibi soğuk hava depoları yoktu. Doğal saklama yöntemi olarak samanlıklara samanların arasına elmayı armudu gömerlerdi. Çürüme ve keperme olmazdı.
Düğünlerde ya da başka eğlence meclislerinde gençlerin ortadan kaybolup kuyu açmaya gitmeleri, samanlıklarda saklanan aldıkları elmaları ve amutları o meclise sunmaları özellikle samanlık ve kuyunun sahibi oradaysa ona çaktırarak “yiyin-yiyin kendi malınızmış gibi yiyin” demeleri yöremizin çok meşhur muhabbetlerindendi.
Bizim çocukluğumuzda Patates, pırasayı, turpu, havucu toprağa gömerlerdi. Lahanayı da gömerlerdi. Hatta lahananın yeşil yaprakları da beyazlardan daha lezzetli olurdu. Çocukluğumda Destek beldesinden eşeklere elma yüklerler, bizim köye gelirlerdi. Onlar bize elma verirdi. Bizde onlara karşılığında soğan verirdik. Değiş – tokuş ederdik. Çocukluğumuzda organik yaşamı ve doğallığı sonuna kadar yaşadık.
Bir arkadaş resimdeki gibi yapıp sakladım bahara doğru sakladığım yeri açtığımda bir tane bile elma bulamadım. Yaklaşık 200 kg elmayı yer altı kemirgenleri keşfetmiş hepsini yemişler.
Maalesef bu geleneğimizde büyük ölçüde teknolojinin kurbanı oldu.
amasyamedya@