Taşova’da ”Toprağımızı Vermiyoruz Kampanya Gurubu” toplantıları..

0
192

TBMM’sine getirilen torba yasa teklifine karşı 27-28-29 Haziran 2025 Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri yaklaşık 280 adet çevre platformu, dernekler ve diğer bileşenlerin katılımı ile zoom üzerinden 3 gün süren ”Toprağımızı Vermiyoruz Kampanya Gurubu” toplantılarına Taşova Çevre Platformu adına Taşova Yerel Kalkınma Derneği Başkanı Yusuf Yücel katıldı.

 

Başkan Yücel konuyla ilgili gazetemize bir açıklama yaptı:

 

TBMM’sine getirilen torba yasa teklifinde ülkemizin topraklarına, ormanlarına, havasına, suyuna, yaşam alanlarımızı yok edecek bu teklife karşı 280 adet çevre platformu, derneklerin ve diğer bileşenlerin katılımı ile ”Toprağımı Vermiyoruz Kampanya gurubu” oluşturduk.“ Bu gece 3. Toplantısını zoom ortamında yaptık. Ankara’da 1 Temmuz Salı günü ve TBMM önünde Çarşamba günü yapılacak etkinlikleri tartıştık. Toplantıda bunların yanında alınan kararlarda Ankara’da Salı günü mecliste partilerin gurup toplantılarına katılmak 2 Temmuz Çarşamba günü basın açıklaması yapma kararı aldık.

TOPRAĞIMIZI VERMİYORUZ KAMPANYA GRUBU TOPLANTISI NOTLARI
TARİH: 27.06.2025, CUMA. Saat 21.00, Çevrimiçi
Gündem:
1. TBMM Eylemi değerlendirmesi
2. Önümüzdeki süreç için yapılacaklar. İş planı önerileri ve görevler.
3. “Toprağımızı Vermiyoruz” Kampanya Grubu’na Yeni katılımların usul ve
yöntemleri
4. Mücadelelerin ortaklaştırılması, gruba henüz katılmamış örgüt, yerel
mücadelelerin belirlenmesi ve eklenmesi için öneriler.
1. MADDE
Konuşan herkes, TBMM buluşması için emeği geçen herkese çok teşekkür etti ve kısa
sürede böylesine etkili bir organizasyonun düzenlenebilmesinin önemi vurgulandı.
TBMM önünde daha önce basın açıklaması yapılamazken iki haftadır bu konuda önemli
bir kazanım elde edildiği söylendi. Ortaklaşmanın önemine değinildi. 16 haziranda
kurulan grubun 22 haziranda Ankara’da büyük bir eylem örgütlemesi başarmış
olmasının oldukça önemli olduğu belirtildi. Olanlardan ders çıkartılması gerektiği
konuşuldu.
Meclis önünde yaşananlar farklı bakış açılarıyla anlatıldı:
● Farklı bölgelerden yerellerin/köylülerin Meclise gelmesi konusunda ana gruptan
ayrı bir çalışma yürüten bir grup arkadaşımız benzer bir söz kurdu. Kanun
teklifinin en çok köylüleri etkileyeceğini, bu nedenle köylü katılımını ve sözlerini
söyleyebilmelerini önemsediklerini, bu nedenle bu konuda ayrı bir çalışma
yürüttüklerini, TBMM önünde önce köylülerin konuşmasını önemsediklerini ve bu
doğrultuda çalışma yürüttüklerini, hasat zamanı olması ve çeşitli nedenlerle yerel
katılımcıların bölgelerini ve sayılarını belirlemenin son ana kadar mümkün
olamadığını belirttiler. Ortak mücadele zemini kalmadı konusunda sohbetten
görüş beyan eden bazı arkadaşlar bu konuşmalardan sonra Toprağımızı
Vermiyoruz ve İklim Adaleti Whatsap Gruplarından ayrıldı.
● Bir grup arkadaşımız da, meselenin yalnız zeytin meselesi ve yalnız köylülerin
meselesi olmadığını, kanunun köylü, kentli herkesi ilgilendirdiğini, konuya daha
bütünsel bakılması gerektiğini, konunun bütününe ilişkin bakışı ortaya koyan ve
Toprağımızı Vermiyoruz Kampanya grubunun ortak metni olan basın
açıklamasının önce okunmasının hem usul, hem yaklaşım açısından daha doğru
olduğunu, ancak TBMM önünde koordinasyonun gruba sunduğu program akışına
uyulmadığını, ortak basın açıklamasının okunmaya başlandığında slogan atılarak
gösterilen tepkinin, ayrıca bir milletvekilin ortak açıklamayı okuyan arkadaşa
omuzlarına dokunarak müdahale etmesinin de kabul edilemez olduğunu, basın
açıklamasını okuyan arkadaşlarımız çok zor durumda kaldıklarını belirtti.
Yerellerin katılımı konusunda bilgi paylaşımının zamanında yapılmadığı ve bu
nedenle kürsü kullanımının koordine edilemediği, söz kullanamayan yereller
olduğu vurgulandı. Ortaklaşılsa, bilgiler paylaşılsa daha hazırlıklı olunabileceği
söylendi. TBMM içinde grup başkan vekillerinden önceden alınan randevuların
katılım olmaması nedeniyle yapılamadığı, tek bir partinin grup toplantısına
katılınıldığı, Meclis içi programın eksik kaldığı ifade edildi.
● Bir arkadaşımız, tepkisel mücadelenin öne çıktığını, aracın amaca dönüştüğünü,
ekoloji hareketi üzerinde kent hareketlerinin tahakkümü olduğunu, örgütlülerin
örgütsüzler üzerinde tahakkümü olduğunu, böyle devam ederse, yerellerin kendi
yollarında ayrıca yürüyebileceklerini, sermayeye payanda olan örgütlerle ortak
hareket etmek istemediklerini ancak İstanbul eyleminde zorunlu kaldıklarını ve
bundan rahatsız olduklarını ifade etti.
● Bir arkadaşımız da Akbelen’e zarar verenlerin TBMM önünde de aynı şeyi yaptığını
ve bunun farkında olduklarını, doğru olmadığını, ortak hareket etmenin önemli
olduğunu belirtti.
Çıkan sonuç: Önceden iyi hazırlanılmalı, farklı senaryolar üzerinde çalışılmalı,
köylü, kentli, yerel, ulusal her kesimle ortaklaşma sağlanmalı, geniş bir mücadele
ağı oluşturulmalı, alanda okunacak ortak basın açıklaması daha kısa olmalı, her
mücadele alanı adil kürsü kullanabilmeli, ortaklaşılan programa uyulmalı,
programa bilgilerin açık biçimde paylaşımı ile katkı verilmeli, kürsü kullanımı iyi
koordine edilmeli, megafon bulundurulmalı. Meclis içi görüşmeler önemsenmeli
ve uyulmalı.
Toplantıda kampanya bileşeni yerellerin, örgüt ve bireylerin farklı strateji ve
önceliklere sahip olmasının verili bir durum olduğu, iktidarın böl ve yönet
politikalarını aşabilmek için tüm bu farklılıkları ortak bir eylemlilik sürecinde
koordine edebilmenin zorluklarını bilerek ortak eylemleri katılımcı, şeffaf, eleştiri
ve özeleştiri süreçlerini işleten bir koordinasyon ile başarabileceğimiz vurgulandı.
Ortak basın açıklamasını okuyan kampanya temsilcimizin sözünü kesmeye yönelik
fiziksel müdahalesi nedeniyle kınanması hakkında kampanya koordinasyonu adına
İsmet Gümüşhan’la görüşmek üzere Süheyla Doğan görev aldı.
Yerellerin konuşmaları sürerken basın açıklamasının bitirilmesine yönelik polisle
görüşme yürütmesi nedeniyle Umut Karagöz’ün uyarılması hakkında
koordinasyonun görevlendirilmesine karar verildi.
2. MADDE
Öneriler:
● Koordinasyon güçlendirsin,
● Sosyal medyada daha görünür olalım. Her gün SM’de olalım. X Space odaları
daha geniş kitlelerle konuşalım.
● Haftaya Çarşamba Meclise gidilecekse iyi koordine olalım ve Dikmen’de ısrar
edelim.
● A, B, C planları yapalım. Kampanyayı kuraklık, gıda enflasyonu üzerine kuralım ve
kentleri arkamıza alalım. Bu hareketi daha üst koordinasyona taşıyalım, daha
politik dil kuralım.
● Yerellerde de görünür, dikkat çekici eylemler yapalım, traktörler, kazma kürek vb.
● Topyekün saldırı var, tüm saldırılara karşı mücadeleyi ortaklaştıralım. Muhalefeti
yönlendirelim. Su ve gıda çok önemli. Kent ve kır yoksulluğu bir arada, su ve gıda
bir arada.
● İki yasa gündemde, ortaklaştırmalıyız. İklim kanunu görünmüyor. Yalnız Zeytin
yasası algısı yanlış.
● Yeni bir motto bulsak. Toprak dar kalıyor.
● Eş zamanlı eylemler önemli.
● Partilerin yerellerdeki eylemlere katılımı için genelge yayınlatalım.
● Bülten.
● Ortak mesajımız dışında herkes kendi özelinden de söz üretsin.
● Meclisiçi ve dışı tüm partileri harekete geçirelim.
● Yerellerde vekilleri markaja alalım.
● Yaratıcı eylemler yapalım.
● Bu mücadelede sermaye ve iktidar harici herkes özne. Herkese ulaşalım.
● Mülksüzleştirme ve yerinden etme konularına da yer verelim. Yollarımızı
birlikte kuralım.
● Sağlık konusunu unutmayalım.
● Ortak sözümüzle, yeni metin hazırlansın.
● İklim grevi gençlerini harekete geçirelim.
● Emek ve demokrasi güçleri ile ortak hareket edebilmek için görüşmeler yapalım,
ortak eylemler yapalım.
● Geniş katılımlı toprak mitingi.
● Yerel eylemleri güçlendirelim.
3. MADDE:
Grup ayarları düzenlenerek, Whatsap grubuna eklemeler grup kolaylaştırıcıları
tarafından yapılacak. Eklenen kişiler hakkında bilgi verilecek.
4. MADDE:
Mevcut grupta kimlerin, hangi kurumların olduğunun listesi çıkartılacak, gruba
gönderilen form tüm katılımcılar tarafından doldurulacak, eksik kurumlar/yereller
belirlenecek, gruptan öneriler alınacak, koordinasyon, eksik kurumların, yerellerin gruba
eklenmesi için görev alacak.

Yorum Ekle