“İmtiyazsız sınıfsız kaynaşmış bir kitleyiz” hükmünün geçerli olduğu bu diyarlarda, birilerinin mideleri açlıktan guruldarken, öte yandan “tuzu kuru” sınıfına dahil olanların yedikleri önlerinde, yemedikleri çöp tenekelerini boylarken, bunun, bu bozuk düzenin eninde sonunda “kıyamet”e doğru kapı aralayacağını dillendiren atalarımızın bu uyarılarına tam da şu günde kulak kesilmek, belki de elzem mi ne!..
Neyse…
Öyle ya da böyle kuru somun kuyruklarında veya askılardaki ekmeklerden nasiplenmek için kar, kış demeden fırın önlerinde saatlerce bekleşenlerin yanı sıra, su, elektrik doğal gaz faturalarını ödeyemeyip, dolayısıyla “mağara” yaşamına postalanan vatandaşlarımızın bu çilesi bitmediğini gözlerimizle gördük. Bu arada ülkenin serdümeninde oturan, komşusu, tayfası, çımacısı açken gözleri uyku yüzü görmeyen bu muhteremlerin, saltanatları bu minvalde daha kaç vakte kadar sürüp gider mi, yoksa yan gelip yattıkları bu saltanat kayıkları sön sürat keyifli keyifli yol alırken, ansızın bir kayaya toslayıp, ardından da yer ile yeksan olur böyle işte…
Nihayetinde,
Takke düştü kel göründü.
Kusuru, kabahati örten şey ortadan kalkınca bütün çirkinlikler, hileler, ayıplar ortaya çıktı.
Sonuç olarak,
Her olanda bir hayır vardır…
Milletini kör kuyulara hapseden iktidarın milletin sesine kulak verip bir an önce gereğini yapıp erken seçime giderek işi ehline teslim etmesi elzemdir, gereklidir, acildir.
Yerel seçim sonucu itibarıyla kazananları tebrik ederim. Milletin iradesine “saygı duruşuyla” önünde eğiliyorum.
Saygı ve selamlarımla
1 Nisan 2024 / Saat : 01.00
Naci Özkan