12 Haziran 2011 Pazar günü yapılması planlanan genel seçimlerde, siyasi partiler milletvekili aday hazırlıklarına başlamış oldukları hepimizin malumudur. İlimiz Amasya’dan üç vekil seçme hakkımız olduğu ve iki dönemdir ilçemiz Taşova’dan adayımızın olmaması vekilimizin bulunmamasının sıkıntıları hepimiz yaşadık.
Her milletvekili kendi ilçesini ön plana alıp tüm hizmetlerini o ilçelere kaydırmış. Akif Bey ile Merzifon vilayet, Avni bey ile Gümüşhacıköy yaşanılabilinecek duruma gelmişlerdir. Yapabilecekleri her şeyi yapmaya haklı olarak gayret sarf etmişlerdir. Taşova ise maalesef iki dönemdir hizmet almak bir kenara dursun sürekli kan kaybetmiş, var olan kuruluşlarımızda kapanmış yerine alternatif kuruluşlar açılmamış, çok güzel bir emekli cenneti haline gelmiş, kimsede buna dur diyememiştir.
Buda göstermektedir ki ilçeden vekil bulunması oldukça önemli. ilçenin her türlü sosyal ekonomik ve kültürel alanda büyümesinin, vekile ne kadar ihtiyacı olduğunu tüm gerçekliği ile göz önüne sergilemektedir.
Taşova’mız Amasya’nın doğusunda kalan tek ilçedir. Doğuda olması sonucu ihmal edilmemesi için mazeret aramak isteyene hiçbir neden de yok. Bakış açısı ise Taşova’da her halükarda hazır bir oy potansiyeli var. Seçimi sadece oy toplama amacı güden zihniyet “bize diğer ilçelerdeki oylar lazım ama Taşova’dan da ne alırsak kar” mantığı ile hareket etmiştir. Bu gidişata dur denilmediği sürece Taşova kaybetmeye mahkûmdur. Sormak lazım hangi ilçemizde Yeşilırmak var?. Hangi ilçemizde doğal güzellikler, Boraboy gölü var? Bütün bu olumlu faktörlere rağmen en az hizmeti biz almaktayız. Cevabı da çok basit, kimse bizim baktığımız gözle bakmıyor, kendi gözlükleri ile bakıyor. Ben inanıyorum ki Taşovalı bir vekil bu ayrımcılığı asla yapmaz, geçmişte de yapmadı. Merzifon ne ise Taşova odur, Taşova ne ise Hamamözü o olmalıdır.
Şimdi ise ilçemizin yetiştirdiği ilçemizin sorumlarını çok iyi bilen çözüm üretebilecek adaya gerçekten ihtiyacımız olduğu bir dönemdeyiz. Taşova’nın sorunlarını yakinen bilen hizmet etmekte kusur işleyeceğine ihtimal verilmeyen, siyaset içindeki cambazlıklara da akıl yürütebilecek, yandaşı değil tüm sosyal kesimleri kucaklayabilecek aday gerekmektedir.
Seçimlere ramak kala Taşova için bir sürü yatırımların sözü verilmiştir. Adliye sarayı sağlık meslek lisesi inşaatı sözü verilmiş Anadolu Lisesi yurt yapımı içinde baskı unsurları oluşmaya başlamıştır. Sormak lazım neden seçimlere birkaç ay kala bu işler gündemde yer tutmakta aradan geçen koskoca sekiz yıl ne olacak? Keşke verilen sözler bahsedilen yatırımlar hemen yapılsa yapılması içinde hiçbir mazerette yok. Bekleyeceğiz ve bunların hepsi için ayrılan ödenek sadece 500.000 lira. İnanmak isterim ama hiç de inandırıcı gelmemekte sadece oyalamanın kandırmanın değişik bir versiyonu!…
Yüksek okul hikâyesi; YÖK konseyinde sonuçlandı. İnşallah Taşova’ya hayırlı olur, verilen sözler seçim öncesi de olsa, oya tahvil edilmek istense de yerine getirilir. Önemli olan hizmettir. Hizmeti kabul etmeyecek eleştiri yapacak da değiliz bu nedenlerle Taşova’ya kim bir taş koyuyorsa, bir çivi çakıyorsa teşekkür ederiz. Yeter ki bir şeyler yapılsın. Aksi halde Taşova sos vermekte köy olması da, emekli cenneti olmaktan da kurtulması , bazı zihniyetlerin değişmemesi sureti ile kaçınılmaz olacaktır.
Diğer örneklerimizde olduğu gibi her seçimde verilen sözleri unutanları, unutmadık. Bu sözlerde onlardan biri olmamasını beklemekteyiz. Klasik bir hikâye vardır hepimiz biliriz. Adam dışarı çıkmış bağırıyor. Evim yanıyor, millet toplanmış, yangın falan yok bir iki derken millet bir bakmış ki bu iş dalavere bir gün de gerçekten evde yangın çıkmış. Bağırmış çağırmış ama nafile kimse inanmamış. Bunlara artık inanmak istiyoruz ama tekel kapanmayacak dendi tekel kapandı hadi kapattın yerine alternatifte olmadı. Millet inandı verdi oyu AKP’ye. Verin oyu alın hizmeti dendi hizmeti bırak hizmetsizliği aldık ve şimdi haklı olarak soruyor vatandaş 8 yıl bitince mi Taşova aklınıza geldi ve inanın ben şahsım adına bunlara inanmayı çok istiyorum. Aslında taleplerimiz o kadar ufak tuttuk ki sadece eğitimle ilgili kısımları alabiliyoruz. Bununla da polyyanna yı oynayacağız bunda şükür diyeceğiz ve Taşova bunu hak etmedi Taşova’nın derdi istihdam, nüfus artışını sağlayacak teşebbüsler beklenmektedir. Adliye sarayı binasının yapımının ilçemize getireceği çok şey olmayabilir ama bir yarı açık cezaevinin kurulması programlanması ilçemizi her sektörde canlandıracağı gibi gelişmişliğimizin temel taşı olabilir bunu da dikkate almanızı öneririm.
Siyasetin ayak oyunlarından da bahsettik, şimdi bazı siyasi partiler ilçemizden aday arayışı içinde üçüncü sırada kazanması muhtemel olmayan yerde aday arayışına girmişler, amaç Taşova’daki oyları nasıl böleriz, MHP’nin olmadığı bir meclis oluşturarak, ülkenin üniter yapısını değiştirerek 36 etnik guruba bölmenin, hesabına başlamışlardır. Aday olacak kişiye de kazanması önemli değil belki bir yere genel müdür müsteşar yrd. Danışman v.s gibi unvan veririz. Taşova’nın var olan 22,000 seçmenin oyunu bölmenin hesaplarına başlamışlardır. Türkiye genelinde tezgâhlanan plan hiçbir yerde tutmayacak. Gerek Taşova,gerekse tüm ülke seçmeni bu oyunu bozacak günlük çıkar ilişkilerine dilenci toplum yaratma düşüncelerine pirim vermeyecektir.. BUNDA ŞÜPHEMİZ DE YOKTUR.
Taşova istatistiklerine bakıldığında ilk sırada aday olan kişi Taşovalı ise mikro milliyetçilik ön plana çıkmış ve yüksek oranda oylar verilmiştir..
Taşova için bu belki son şans olacaktır. Artık mecliste Taşova’yı bilen sıkıntıları çözebilecek Ankara’daki kapımız olabilecek bir adaya ihtiyaç vardır şu anda potansiyel aday bellidir. Gerisi havanda su dövmek Taşova’yı boşa geçen sekiz yıl olduğu gibi tekrar makûs kaderine terk etmektir.
Taşrada metropoller de bulunan Taşovalı hemşerilerimiz siz her ne kadar dışarıda yaşamakta iseniz de, ilçemizin mevcut halinden endişelisiniz. Taşova da mutlaka bir yakınınız yaşamakta. Herkesi uyarmakta bilgilendirmekte fayda vardır. Gerçekler gün gibi açıktadır.
Bu saatten sonra bize düşen sorgulamak yargılamak değil tüm Taşova olarak birlik beraberlik içerisinde çalışmaktan başka düşünülecek hiçbir şey kalmamıştır. MHP’nin baraj sıkıntısından bahsetmek akıllara ziyan. Aksine MHP tüm parçalama bölme uğraşlarına rağmen her geçen gün büyümekte, Türkiye’de yapılmak istenen bölünmenin, açılımın saçılımın önündeki tek engelin MHP seçmeni ve MHP olduğu bilinmesi ile, yıllardır MHP yi bölme siyasetinin içine yapılması için ne gerekli ise yapılmaya gayret sarf edilmiş, ama buda nasıl ki bölünmeye müsaade edilme idi ise bundan sonraki düzenlenecek hiçbir entrika fayda etmeyecektir.. Sonuçta MHP toparlanmıştır. Birileri de topallamaya başlamıştır.
Milliyetçi Hareket Partisi seçim beyannamesini 28 ocak 2011 tarihinde resmi olarak açıklamıştır. Bu kadar köklü gerçekçi sosyal adaletin eşit dağıtılacağı bir beyanname. Eleştirilere yer vermeyecek şekilde hazırlanmış, kaynaklar belirtilmiş ve duyurulmuştur. www.mhp.org.tr adresinden ulaşabileceğiniz beyannameyi okumak gerçekleri görmeye yetecektir.