“SEKTÖRÜ TERK ETMEK DEĞİL, AKILCI POLİTİKALARLA GÜÇLENDİRMEK GEREK”

0
295

Türkiye’nin tekstil ve hazır giyim endüstrisinin ekonomik performansını değerlendiren Anahtar Parti Amasya İl Başkanı Aziz İbrahim Poyraz, sektörün uluslararası rekabet gücünde ciddi ve süregelen bir zayıflamaya işaret ederek “Üretim, istihdam ve ihracat rakamlarına göre ekonominin lokomotifi olan sektör, yüksek girdi maliyetleri, finansmana erişim güçlükleri, kur istikrarsızlığı ve sürdürülebilirlik kriterlerine uyum maliyetleri nedeniyle ivme kaybetmektedir.” açıklamasında bulundu

Başkan Poyraz, değerlendirmesinde şunları vurguladı: “Tekstil ve hazır giyim, Türkiye’nin üretim kültürünün ve ihracat kabiliyetinin omurgasıdır. Ancak son yıllarda artan maliyet baskısı, pamukta dışa bağımlılık, finansmana erişimde yaşanan daralma ve yeşil mutabakat uyum yükleri sektörü zorluyor. Hazır giyimde Balassa temelli endeks değerinin 1989–2001 dönem ortalaması 149,7 iken 2024’te 5,77’ye gerilemesi, uluslararası rekabet gücündeki sert düşüşü çıplak biçimde göstermektedir.”

Temel Bulgular
Poyraz sektör ilişkin çarpıcı bulguları paylaştı;

* Hazır giyim sektöründe rekabet gücü endeks değerlerine bakıldığında keskin biçimde gerilemiştir.
* 2023 verilerine göre Çin sektörde yaklaşık 300 milyar $ ihracatla ilk sırada iken Türkiye yaklaşık 32 milyar $ ile 6. sıradadır.
* SGK 2022 verilerine göre sektörün toplam istihdamdaki payı yaklaşık%6,5’tir.
* Pamukta verimli ovalara rağmen arz yetersizliği ve ithalat bağımlılığı sürmekteyken Türkiye net ithalatçı konuma düşmüştür.
* 2018–2025 döneminde konkordato sayılarında tekstil 2. sıradadır; özellikle deprem illerinde konkordato yoğunluğu yüksektir.

Poyraz, tekstil ve hazır giyim sektöründeki ivme kaybının nedenlerini ise finansmana erişim zorlukları, yüksek girdi maliyetleri (enerji, işçilik, hammadde) ve pamukta dışa bağımlılık, kur oynaklığı, Vergi ve SGK yükleri, Ar‑Ge/tasarım ve markalaşma eksikliği, düşük maliyetli ülkelerle yoğun rekabet, yeşil dönüşüm uyum maliyetleri, nitelikli işgücü açığı, tedarik zinciri ve lojistik sorunları, devlet desteklerinin etkin kullanılamaması ve küresel marka algısının zayıflığı başlıklarında sıraladı.

Poyraz saha gözlemlerini de paylaşarak; “Deprem bölgesinde dahi sektöre özgü, bütüncül bir yeniden yapılanma modeli uygulanmadı. Gaziantep ve Kahramanmaraş’ta konkordato yoğunluğu, işletmelerin nefesinin daraldığını gösteriyor. Sanayicilere ‘sektörü terk edin’ denilecek bir noktaya gelinmesi kabul edilemez” dedi.

Poyraz, Anahtar Parti’nin sektöre özel çözüm önerilerini şöyle sıraladı;
* Katma değerli ve markalı üretim: Fason bağımlılığından çıkış; özgün tasarım ve koleksiyonlar; yurt dışı mağaza ve e‑ticaret.
* Ar‑Ge, tasarım ve inovasyon: Tasarım/Ar‑Ge merkezlerine selektif teşvik; üniversite‑sanayi işbirliği; fuar ve yarışma destekleri.
* Yeşil dönüşüm: Karbon ayak izini azaltan yatırımlara düşük faizli kredi‑hibe; organik/geri dönüştürülmüş ürün üretimi.
* Lojistik‑tedarik: Lojistik merkezleri, demiryolu‑liman bağlantıları; OSB ve serbest bölgelerde süreç hızlandırma; dijitalleşme.
* İhracat destekleri: Eximbank kredi/sigorta kapsamı genişletilmesi; KOBİ odaklı erişim; teşviklerde sadeleşme ve dijital rehberlik.
* Maliyetlerin azaltılması: Yenilenebilir enerji yatırımları; yerli pamuk/sentetik iplik üretiminin artırılması; SGK/vergi indirimleri.
* Dijitalleşme ve e‑ihracat: Küresel pazaryerleri, eğitim programları ve özel teşvik paketleri.
* Yeni pazarlar: Afrika‑Orta Doğu‑Latin Amerika için ticaret ataşelikleri; STA kapsamının genişletilmesi.
* Mesleki eğitim: Sektöre özgü meslek liseleri‑MYO; sanayi‑içinde eğitim; dijital ve sürdürülebilirlik yetkinlikleri.
* Sektörel koordinasyon: Ulusal Rekabetçilik Stratejisi ve paydaş platformları.
Aziz İbrahim Poyraz “Harran, Çukurova, Amik ve Aydın ovalarında pamuk üretiminin planlı şekilde artırılması; makineleşme ve AB kırsal fonlarıyla verimliliğin yükseltilmesi mümkündür. ‘Daha İyisi Mümkündür’ vizyonuyla üretim planlaması yapılacak, sektör yeniden küresel ölçekte rekabetçi konuma taşınacaktır” şeklinde konuştu.

Poyraz, “Ülkenin emeğini ve sermayesini taşıyan sanayiciyi sektörü terk etmeye zorlamak yerine; maliyetleri düşüren, yatırımı ve ihracatı artıran, nitelikli istihdamı destekleyen akılcı politikaları hızla hayata geçirmek zorundayız” diyerek çağrıda bulundu.

Yorum Ekle