Ömer CELEP
17Aralık operasyonuyla dilimiz yeni bir deyim kazandı. “Paralel Devlet.” Türkçemize bu deyimi başbakan kazandırdı. Biz esasında bu deyimden çok deyimin karşıladığı anlam üzerinde ve buradan da hareketle aynı yeni deyim gibi paralel devletin yeni bir faaliyet alnı ile ilgili bir bilgi paylaşmak istiyoruz.
Paralel devlet; faaliyette olan legal bir devletin varlığı yanında, yine legal devletle faaliyet gösteren fakat illegal bir yapılanma içinde olan bir gizli etkinlik anlamında kullanılmakta. Bu etkinliği kimileri, örgüt, kimileri cemaat, kimileri de hizmet hareketi olarak ifade etmekte. Bize göre adının ne olduğunun çok fazla önemi yok. Bu Yapılanmanın gösterdiği faaliyet, yasal mıdır değil midir buna bakmak lazım. Bize göre yasal bir oluşum olmadığı açık. Gerçi kendileri hep “demokratik hak kullanıyoruz” savunmasıyla izah etmeye çalışsalar de onların bu savunmaları toplumda pek yer bulmadı bulmuyor. Hükümet bu faaliyetin etki alanını daraltınca kendilerine yeni bir faaliyet alanı geliştirmiş durumdalar gibi.
Malum; öğretmen olmamız nedeniyle değişik ortamlarda iş ve meslek edinmiş yüzlerce belki binlerce öğrencilerimiz var. Gerek bu öğrencilerimiz gerekse öğrenci velilerimiz kimi zaman eğitim öğretim faaliyetleri ile ilgili görüşümüzü sormaktalar. Biz de her öğretmen gibi kendilerine görüşlerimizi ve bilgilerimizi sunarak yardımcı oluyoruz.
,Bir öğrenci velimiz 12 Şubat günü çay sohbeti sırasında benden izin isteyerek bir konu paylaşmak istediğini belirtti ve ben kabul ettim. Öğrenci velisi anlatmaya başladı.
“Çocuğum Edebiyat Fakültesini bitirdi. Formasyon alamadığı için, cemaata ait özel dershanede 1700 TL. ücretle çalışıyor. Kendisine verilen ücretten, çeşitli adlar altında yaklaşık 800.00 civarında kesiliyor. Bu da yetmiyormuş gibi çocuğumdan her hangi bir bankadan 10.000.00 Tl kendisinin, 10.000.00 TL de velisi olarak benim çekmem isteniyor. Çocuğum bu para çekme işleminin neden icap ettiğini sorunca dershane yetkililerinin verdiği cevap çok manidar geldi bana. Eğer bunu temin etmezlerse öğretmenliğine son verileceği söylenmiş. Çünkü hükümetle aralarının açıldığını, hükümetin kendilerine yakın bir bankayı kapatmaya çalıştığını bu nedenle bankayı hükümetin hedefinden kurtarmak için bu katkıyı yapmaları gerektiğini söylemişler. (bankanın adını yasal engel nedeniyle yazılı olarak ifade edemiyoruz.) Oysa ne çocuğum ve ne de ben, bu tarz bir borçlanmaya ne gücüm var ne de imkanım. Ben ne yapabilirim?” şeklinde serzenişte bulundu.
Kanım dondu. Böyle bir dayatmanın yasal olmadığını biliyoruz ama ahlaki tarafının olmadığı da açık. Hatta sanırız suç bile teşkil etmekte. Üzülerek belirteyim. Öğrenci velisinin adını da vermek isterdim ama kendisi, adının yazılmamasını istediği için maalesef yazamıyoruz.
İşte size paralel devletin yeni bir faaliyet alanı yeni bir kurtarma tezgahı.
Milletimiz bu gibi illegal faaliyetleri bilirse sanırız bu tür faaliyetlerin içinde olmaz. Amacımız duyduğumuz bu tür arızaları toplumla paylaşmak suretiyle yasal olmayan faaliyetler konusunda toplumu uyarmaktır.
Bizden söylemesi.