Hazırlayan: Ahmet Şimşek
Ömer Çağlar öğretmen anılarını ve hayatının bir kesimini bizlerle paylaştı. İbrahim Aydın öğretmenin ardından güzel duygularla maziye bizleri yolculuğa çıkardı.
O Bir Akpınar efsanesidir. İbrahim öğretmen mesleğine aşık, ciddi, idealist ve ciddi bir eğitimin sonucunda başarının geleceğini biliyordu. Bizler önünde ilk okulu okuduk. Sonra aynı okulda meslektaş olarak severek görev yaptık. Ben Taşova Arpaderesi köyündenim. Burada doğdum, atalarımın köyünde yaşamıma devam ettim. İlk görev yerim Ordu’nun bir köyü, eş durumundan Samsun Ladik ilçesinin köyleri. Taşova Sepetli, Arpaderesi (kendi köyümüz) 29 yıl Bağcılar ilçesinde İstanbul ilinin en kalabalık 6500 öğrenci mevcudu olan okulda 180 öğretmen kadrosu vardı. Burada okul müdürü olarak çalıştım. 2010 yılında emekli oldum. Toplam 39 yıl çalıştım. Mesleğimi seviyorum.
O dönemlerde Nevzat Pulur, ben Ömer Çağlar, Saadet Şimşek, İhsan Parlak, Nevzat Yaşar gibi 10 öğrenciyi son sınıfta bizi okulda bırakırdı. Bizlere özel ders verirdi. O sene Akpınar öğretmen okulunda sınava girdik, büyük bir puan ile sınavda başarılı olduk. Ladik Akpınar Öğretmen okuluna öğrenci olarak kayıt olduk, okulu okuduk mezun olduk, hepimiz ülkenin belirli yerlerinde öğretmenlik yaptık. Sonra Nevzat Pulur ve ben köyümüzün ilk okuluna öğretmen olarak geldik. İbrahim öğretmen müdürümüz, bizler öğretmen olarak göreve başladık. İbrahim öğretmenin yetiştirdiği öğrencilerin büyük çoğunluğu okuyup, ülke yönetiminde kamu kurum ve kuruluşlarının her kademesinde ziraat teknisyeni, öğretmen, polis, yönetici, amir, memur, ve hizmetli olarak hayata atılmışlardır. Kimisi hala çalışıyor, çoğu emekli olmuş, bayrağı evlatlarına teslim etmişlerdir.
Ömer Çağlar öğretmenimizin anılarını dinlerken; “Yine bir gün Arpaderesi İlkokulunda öğretmenlik yaptığımız dönemlerde; mesleğe yeni gelen bir Milli Eğitim Müfettişi derslere girdi. Günlük, aylık, yıllık defterlerimizi kontrol ediyordu. İbrahim öğretmenimizin plan defterlerini kontrol eden, müfettiş bir şey bulamamış ama, müdür bey plan defterlerinizi beğenmedim bundan bir şey olmaz demişti. İbrahim öğretmen efendiliğini bozmadı karşılık vermedi ama, ben dayanamadım ”Müfettiş bey ne diyorsunuz, bu plandan bir şey çıkmaz dediğiniz İbrahim öğretmenin planlarından bizler çıktık. Aynı okulda öğrencileri ile öğretmenlik yapan kaç tane öğretmen vardır bu ülkede dedim. Tabi müfettiş “ya, kem, küm” demeye çalıştı. Tabi dediğinden kendisi de utandı. Göreve yeni başlamış, toy müfettiş beye hayatımızdan bir kesitle incitmeden ders verdik.” dedi Ömer Öğretmen.
Köyümüzün ilkokulunda okuyan öğrencilerimiz bu gün devletin kamu kurumlarında önemli yerdeler. Hatta bir adım ileri gitmiş, çocuklarını okutup, gelecek nesillere eğitimli, devlet yönetiminde söz sahibi olacak temelleri atmışlardır. Bugün o günün öğrencilerinin evlatları her türlü meslek kuruluşlarında , özel kurumlarda, kamu kurum ve kuruluşlarında üniversitelerde yönetim kadrolarında mesleğini icra etmekteler. Yeni nesil gençlerimize bir tavsiyemiz var. Bu ülkeyi çok sevin, insanlarını çok sevin, hainlere asla geçit vermeyin. Siz vatanseverliğiniz sayesinde Ülke yönetiminde söz sahibi olun. Başarılı olun. Başarılı olun ki, milli değerlere, dini değerlere, ülkemizin güzelliklerine el uzatan olmasın.
