Su hayat demektir diyen, önceki Taşova Belediye Başkanı Mustafa KORKMAZ: “Paha biçilmez bir değere sahip olduğu asla tartışılmayan, insan sağlığının olmazsa olmazı konumunda en ön sırada yerini alan ve hayati önem taşıyan şehir içme suyunda bir problem mi var, yoksa bir sabotaj mı?” Dedi.
Şehir içme suyu ile ilgili bazı bilgileri paylaşmak istediğini belirten Mustafa KORKMAZ: “Yapacağım açıklamaların her kelimesi doğru olacağı için, sizlerinde bu doğruları başkalarıyla paylaşacağınızı umuyorum. Doğruları anlatalım ki yaptıklarımızı inkâr eden salyalı ağızları beraberce kapatalım.” Dedi.
“Bize verilen görevi, bu yönetim gibi yapamamış olsaydık bir kenara kıvrılır sükût ederdik. Oysa konuşacak çok lafımız var. “küçük beyinliler” sözüme fazla takılmayın, hak edene söylenmesi gerektiği yerde her zaman söylerim. Sizin, yaptığınız doğru bir açıklamaya, haksız, bilinçsiz, belgesiz ve şuursuzca bir saldırı olsa siz gerekli karşılığı vermez misiniz? Yalan ve yanlış ifadelerinden dolayı, yüklenecekleri vebalı, yorgun omuzlarının ya da yeni yetişen yavrularının çekeceğini bilseler zaten söylemezler.
Ben her zaman, İlçemizdeki sekiz Belediye Başkanından biri olmanın gururunu yaşıyorum…
İçimiz rahat ve huzurluyuz. Belediye başkanları arasında değerlendirme yapanların ellerini vicdanlarına koyarak yapmaları esastır. O zaman kimin yattığı, kimin çalıştığı ortaya çıkar.
Şimdi, beraberce 2004 yılına gidelim ve ilçemizdeki suyun karnesine bir göz atalım.
İlçemizde içilebilir bir su yok. Şehir içme suyu temin görevi bulunan Belediye, işin kolayına kaçmış. Hepimizin bildiği gibi, nasıl olsa Yeşilırmak’ın suyu bitmez diyerek, elektrikli pompa düzeneğiyle su deposuna ırmak suyunu pompalamaya başlamış, “Bize ırmak suyumu içiriyorsun” diyenlere de kulağını tıkamış. Her gün yedi-sekiz yerinden patlayan ve son kullanma tarihi geceli yıllar olmuş, sağlıksız ve içinde üç litre su olmayan bir su isale hattı ile üç yüz tonluk oyuncak bir su deposu. İlçemizin günlük su tüketim kapasitesi de ortalama Üç yüz elli ton. Hatırlayın, arızalar aynı gün yapılamazsa, ikinci gün su kovaları tamtakırdı.
Biz göreve geldiğimizde, Taahhüdümüze sadık kalarak öncelikle şehir içme suyu inşaatına başladık. Sadece Belediyemiz adına üretilen borularla ayrı ayrı ekiplerle, gece gündüz çalışarak dört yılda tertemiz yayla kaynak memba suyunu getirdik. Şehrin en hâkim tepesine Üç bin tonluk bir su deposu yaparak ilçemizin yüz yıllık su problemini kökünden çözdük. Şehir içme suyu temini için bundan böyle Belediyeden bir kuruş masraf çıkmayacak demiştim çıkmadı. Şehir içme suyu için bir kuruş masrafımız var diyen karşısında beni bulur.
KENDİ CAZİBESİYLE GETİRDİĞİMİZ, ŞEHİR İÇME SUYU İLE O GÜNKİ SU DEPOSUNUN ON KATI BÜYÜKLÜĞÜNDE YENİ YAPTIRDIĞIMIZ SU DEPOSU İÇİN DORTBUÇUK YILDAN BERİ BİR KURUŞ MASRAF YAPILMAMIŞTIR.
Hani “Kedi uzanamadığı ciğere mundar dermiş” derler ya, bu sözlere layık bazı insanlar olduğunu duyuyorum. Bize göre Taşova’nın en büyük sorunu ŞEHİR İÇME SUYU idi. Gece gündüz çalışarak sekiz yılda bitmesi gereken su inşaatını dört yılda tamamladık. Bu büyük projenin altında benim imzam var. Bu projede Belediye Meclis üyelerimizin ve Belediye personelimizin üstün emekleri var. “Bizi ırmak suyundan kurtardı Allah razı olsun” demekten imtina edip salyalı ağızlarıyla çokarak, SU HİZMETİMİZİ eleştirmeye kalkışan, insan kılığına girmiş, bukalemun tipli adi yaratıkların, sahte para niteliğindeki konuşmalarına asla izin vermem. Biz, suyun tonunu kırk beş kuruştan veriyorduk, şimdi dört katı, ayrıca, su saatleri değiştirildi, PARAYI VEREN DÜDÜĞÜ ÇALIYOR eleştireceksen bunları eleştir,” dedi.
“Şu anda Taşova Halkının içtiği su bizim getirdiğimiz yayla kaynak memba suyudur. İki bin yüz on sekiz (2118) yılına kadar hiçbir masraf gerektirmeden devamlı akacaktır.” Dedi.
KORKMAZ: “Şehir içme suyu, su deposu ve su fiyatlarının dört kata çıkarılması ile ilgili olarak Belediye meclisinin başkan ve üyelerinden tatmin edici bir açıklama bekliyorum.” dedi.
Sözlerinin yanlış anlaşılmaması gerektiğini ifade eden KORKMAZ: “Hak edenlere sakınmadan cevap veririm.” Dedi.
