HASAN APAYDIN-İLAHİYATÇI-OSMANLICA BİLİM UZMANI
İsrail, Hz Yakup’un lakabıdır. Muharref Tevrat’a göre İsrail’in anlamı güreşte Tanrıyı yenen anlamına gelir. Bozulmuş Tevrat’a göre Tanrı ,Hz Yakup ile güreşmiş ve Hz Yakup güreşte Tanrıyı yenmiştir. Hz Yakup, Hz İbrahim’in Hz İshak’tan olma torunudur. İsrail oğulları ise Hz Yakup’un 12 oğlunun neslinden gelenlerin tümüne verilen ortak addır. Yine bozulmuş Tevrat’a göre ilk kadın olan Lilith, Şeytan ile ilişkiye girmiş ve Yahudiler onun soyundan gelmişlerdir. Bu bakımdan Yahudiler aynen Şeytan’ın ‘’ben ateşten yaratıldım ben Adem’den üstünüm’’ dediği gibi biz Şeytan’ın soyundan geliyoruz ve biz de diğer insanlardan üstünüz, Tanrı bizi efendi ,diğer insanları da bize hizmetçi olarak yarattı gibi çarpık bir inanca sahip olagelmişlerdir. Ayrıca Hz İbrahim’in eşi Sare’nin çocuğu olmadığı için cariyesi Hz Hacer ile de evlenmesine izin vermiş ve Hz İsmail olmuştu. Daha sonra Allah’ın lütfuyla birinci eş Sare’ninde İshak adında bir oğlu olmuştu. Yahudiler hür kadın olan Sare’nin soyundan, Filistinli Araplar ise cariye olan Hacer’in soyundan gelmişlerdir. İşte bu sebeple de aslında aynı babadan geldikleri Filistinlileri ‘biz hür kadının soyundan siz ise köle ve cariye bir kadının soyundan geliyorsunuz diye her zaman aşağılamışlar ve onlara acımamışlardır. Kur’an-ı Kerimde hiçbir kavim ve din mensubundan İsrail oğullarından söz edildiği kadar geniş bir biçimde söz edilmez. Kur’an-ı Kerim de Hz. Muhammed’den dört defa bahsedildiği halde Hz. Musa’dan 136 kez bahsedilir. Kur’an’ın en uzun suresi olan Bakara suresinin ayetlerinin büyük bölümü İsrail oğullarından söz eder. Ayrıca diğer surelerdeki ayetlerle beraber 700 den fazla ayet İsrail oğullarını anlatır. Oranlama olarak Kur’an’ın yüzde onundan fazladır. Bu da konunun önemini vurgular. En başta Fatiha’da okuduğumuz ve her gün namazda 40 defa tekrar ettiğimiz ‘’gayril mağdubi aleyhim’’ (Gazaba uğrayanlar)ayetlerini hepimiz biliriz
İsrail oğullarına Kur’an’da bu kadar yer verilmesinin sebebi, bu ümmeti gelecekte bekleyen Yahudileşme ve Yahudilerin tehlikesidir. Allah, Hz Musa’yı iki görevle göndermişti. Birincisi: Azgın Mısır firavununu dine davet etmek için. İkincisi ise İsrail oğullarını putperest firavunun zulmünden kurtarmak için. Hz Musa bu iki görevi de başarı ile yapmış, onların istekleri üzerine Allah’ın lütfuyla çölde 12 tane kaynak suyu, ayrıca kudret helvası ve bıldırcın eti gibi hazır nimetler verildiği halde onlar şükretmek yerine nankörlüğü seçerek hani bunun soğanı sarımsağı diyerek tıynetlerini göstermişlerdir. Yine, peygamberlerine, Bakara suresi 55. Ayette belirtildiği gibi ‘’ Ey Musa; Biz açıkça Allah’ı görmedikçe sana inanmayacağız.’’ deme küstahlığını göstermişler ve onları yıldırım çarpmıştı. Yine İsrail oğulları kendilerine peygamberleri tarafından vaat edilen Kenan ülkesine (Filistin) doğru yola çıkarlar. Mısır’da yetişen nesil kendilerini değiştirmeye yanaşmaz ve Hz Musa’nın onları düşmanla savaşa davet etmesi üzerin Maide suresi 24. Ayette belirtildiği gibi Hz Musa’ya ‘’sen ve rabbin gidin savaşın, biz burada oturacağız’’ yanıtını vererek karakterlerini göstermişlerdir. Bunun üzerine Allah onları yeni bir nesil yetişinceye kadar 40 yıl çölde dolaştırmıştır. Yine Bakara suresinde anlatıldığı üzere Hz Musa Tur dağına vahiy almak için çıkınca kavmini abisi Harun peygambere emanet eder. İsrail oğulları Hz Harun’u zor durumlara sokar ve onu dinlemezler. Samiri adında birisi altından bir buzağı heykeli yapar ve Hz Musa gelinceye kadar ona tapmaya başlarlar. Yine İsrail oğulları Allah’ın kendilerine yardımcı olmak üzere görevlendirdiği peygamberlerin tamamını aşağılamış ve onlara eziyet etmişlerdir. Harun ve Musa peygamberlere itaat etmemişler, Davut peygambere iftira atmışlar, Yahya peygamberin başını kesmişler ve Zekeriya peygamberi ise ortadan biçmişlerdi.
DEVAM EDECEK.