Bu soru, ilçemizin geleceğini düşünen herkesin aklında. Bazıları bunun sadece fabrika binalarından ibaret olduğunu sanıyor, bazıları ise etkisinin sınırlı kalacağını düşünüyor. Ancak teorileri bir kenara bırakıp, hemen yanı başımızdaki somut bir başarı hikayesine, Erbaa örneğine bakmak, tüm sorulara en net cevabı veriyor.
Erbaa Organize Sanayi Bölgesi, bugün sadece bir üretim alanı değil; istihdamın, ihracatın ve sosyal kalkınmanın nasıl bir “domino etkisi” yarattığının canlı kanıtıdır. Gelin, bu başarı hikayesinin rakamlarına yakından bakalım.
İstihdamda Rekor Artış: 2 Yılda 2.000 Yeni Ekmek Kapısı
Ekonomik dalgalanmaların yaşandığı dönemlerde bile üretim durmazsa, büyüme durmaz. Erbaa OSB verileri bunu doğruluyor. 2022 yılında 6.000 olan çalışan sayısı, 2024 itibarıyla 8.000’e yükseldi. Sadece iki yılda 2.000 yeni istihdam yaratıldı. Bu sadece bir istatistik değil; 2.000 ailenin evine ekmek girmesi, 2.000 gencin gurbete gitmek yerine memleketinde doyması demektir. Fabrika sayısı ise 24’ten 32’ye çıktı. Yatırımcı, bürokratik engel yaşamayacağını bildiği güvenli limana, yani OSB’ye akın ediyor.
Yerel Ekonomiye “Can Suyu” Değil, “Okyanus” Etkisi
OSB’nin etkisi sadece fabrika duvarları arasında kalmaz. Erbaa’da çalışan 8.000 kişinin yarattığı ekonomik hareketlilik, doğrudan ilçe çarşısına yansıyor.
* Esnafın cirosu artıyor.
* Konut satışları ve kiralama değerleri yükseliyor.
* İlçe markalaşıyor ve bölgenin çekim merkezi haline geliyor.
Sanayi geliştikçe şehir gelişiyor, şehir geliştikçe yaşam standartları yükseliyor.
Anadolu’dan Avrupa’ya Uzanan İhracat Köprüsü
Bugün Erbaa OSB’de üretilen ürünler; Belçika, Fransa, Almanya ve Hollanda gibi Avrupa Birliği ülkelerine ihraç ediliyor. İhracat hacmi 130 Milyon Euro seviyesine ulaşmış durumda. Sadece tek bir firmanın 10 milyon Euro’nun üzerinde ihracat yaptığı, hazır giyimde bu rakamların 100 milyon Euro’ya dayandığı bir ekosistemden bahsediyoruz. Bu, ilçenin döviz girdisini artırdığı gibi, uluslararası arenada da tanınırlığını perçinliyor.
Sosyal Bir Güvenlik Ağı
OSB’lerin sadece ekonomik değil, sosyal bir rolü de vardır. Erbaa, deprem felaketinden sonra Hatay ve Kahramanmaraş’tan gelen işçi kardeşlerimize kapılarını açarak, onlara yeni bir hayat kurma şansı verdi. Ayrıca tekstil ve gıda sektörlerinin lokomotif olması, özellikle kadın istihdamında devrim yarattı. Kadının ekonomiye katıldığı bir ilçede refah seviyesi de hızla artar.
Sonuç: Sıra Bizde
Erbaa örneği bize şunu haykırıyor: OSB bir tercih değil, ilçelerin kalkınması için bir zorunluluktur. Doğru planlama, yatırımcı dostu yaklaşım ve kararlılıkla; 10 yılda alınacak yolu 2 yılda almak mümkündür.
Komşumuz başardı, biz neden başarmayalım?
Potansiyelimiz var, gücümüz var. İhtiyacımız olan tek şey, bu vizyon etrafında kenetlenmek ve OSB projesine dört elle sarılmaktır. Çünkü OSB demek; iş demek, aş demek, geleceğe güvenle bakan bir TAŞOVA demektir.
Bahattin Bahadır Bulut


