Nasıl öz, nasıl itikat?
Özler çürük, iman sakat
Gözle görülen, hakikat
Hak’tan uzak, halktan uzak.
Mümin olmaz, Müslüman’dan
Oku Hazret-i Kuran’dan
Kurtulmaz isen şemadan
Hak’tan uzak, halktan uzak
Şekil şemada, Hak iki
Kurtul şekilden, bul biri
Mekruh etme, ibadeti
Hak’tan uzak, halktan uzak
Halka hizmet, Hakk’a hizmet
İmanın aslı, bu elbet
Gaflete düşmüşsen şayet
Hak’tan uzak, halktan uzak
Gönüldür Hakk’ın kabesi
Gönüldedir Hakk’ın evi
Kuru softa bilmez heri
Hak’tan uzak, halktan uzak
Önce ahlak, sonra iman
Örnek al, Resulullah’tan
Ayrılırsan Hak yolundan
Hak’tan uzak, halktan uzak
Ehlibeyt’le Kur’an bir
Tüm âlimler bunu bilir
Kur softa inkâr gelir
Hak’tan uzak, halktan uzak
Canı verdik Hak yoluna
Tarih yazar Kerbela’da
Daim söyledik softaya
Hak’tan uzak, halktan uzak
Mümin olan buğuz etmez
Ehlibeyt’ten yüz çevirmez
Cahiller bu sırra ermez
Hak’tan uzak, halktan uzak
Turgut der ki; Ehlibeyt’im
Ben hakkımı Hak bilirim
Yoz meclise mi girerim?
Hak’tan uzak, halktan uzak