EKMEK KOKUSU
Memleketin verimli topraklarından emekle, terle ve binbir zahmetle tarlaya ekilen boy veren, rüzgara başkaldıran başakların kokusudur köyde pişen ekmeğin kokusu. Şehirdeki fırında pişen ekmeğin kokusuna hiç benzemez.
Harmanda nasırlı ellerin dokunduğu başak tanelerinin un olup ve sonra sıcacık fırından yeni çıkmış ekmeklerin sadece kokusunu çek içine, çıtırdayan bir lokma al ve yum gözlerini…
Kokusunu çek içine! Hisset…
Yeni çıktı fırından miss…
O mis gibi kızarmış ekmek kokusu içinde ailemiz, çocukluğumuz, anılarımız saklıdır.
Şimdi onlardan uzak ve özlemle, kızarmış bir ekmeğin kokusu ile anlık da olsa onlarla aynı sofrada olmak ne güzel şey.
Aşk! Peşinden koşmaktır hakikatin…
Yağmur suyunda yalınayak yürümeyi ve fırından hepimiz için sıcak bir somun ekmek almayı sevdim ben. Asla plastik torbalara tıkılmış ekmekleri sevmedim.
Oysa bir dost ile kahve içmek, gecenin sesini dinlemek ve birer sigara yakmak ne değerli! Oysa sabun kokulu bir temiz çarşafta yatmak ve açık pencereden ıhlamurun kokusunu duymak ne büyük zenginlik! İlişkileri maddeye boğarak ve her ilişkiden bir parça koparma derdiyle yanarak yaşayan insanoğlu giderek daha da yalnızlaşıyor. Gerçek bir sırdaş bulmak ne zor.
Hayatı çekilmez kılan ihtiraslarımız…
Yarını düşünen algılarımız…
Oysa ne yarın var ne de dün.
Şimdi bambaşka bir an ki buna yazık değil mi?
Ne kadar çok yük ediniyoruz kendimize. Hayatı ve inandığımız değerleri ne denli zorlaştırıyoruz halbuki.
Bu yazı vesilesi ile:
Yeni yılınız maddi ve manevi anlamda aydınlık, gönlünüz hoş olsun.
Saygı ve selamlarımla
#Kırkharmanköyü
Naci Özkan 31.12.2023 (Saat : 23.08)
