Bir Cumartesi sabahı, Dene Pazarı meydanında hummalı bir koşuşturma almış başını gidiyor…..
Bir kısım öğrenciler dersaneye yetişmek için koşturuyor.. Esnaf ise; dükkanın önünü süpürmekle meşgul…
Hacı Ali ve Kuşdil amcalarım ise; Sonbaharın son güneşinden faydalanmak için adetâ yarış içerisindeler..
Emekli öğretmen Cesaret Hocamın mekanı ise yine kalabalık…
Ali Kesim hocamla birlikte, sohbetin en derin koylarında gezinti yapan dostlarımızın yanına içten bir merhaba ile yaklaşıyorum…
Onlardan TAŞOVA LİSESİ bahçesinde bir tören olduğunu öğrendim.. Töreninin ne için yapıldığını anlamak için hemen yola koyuldum…
Taşova Lisesine geldiğimde, İstiklâl Marşı okunuyordu.. Ardından HEM müdürü Kerim Gezer bir konuşma yaptı..
Okul dışında olduğum için törenin ne için yapıldığını tam anlayamadım..
Okulun dış kapısından içeri girerken içimi büyük bir heyecan kapladı. 70’li yıllarda öğrenci olarak ayrıldığım okuluma, emekli bir öğretmen olarak dönüyordum..
Milli Eğitim Müdürümüz ALİ RIZA ATASOY’un kürsüye gelip, konuşmasıyla da bende protokolde yerimi aldım…
İdareci ve öğretmen arkadaşların bana karşı gösterdikleri tavır ise çok hoşuma gitmişti…
Tören; HEM tarafından (dersaneye gidemeyen öğrenciler için) düzenlenmiş olan SBS ve ÖSS kurslarının başlamasıyla ilgiliydi…
Konuşmasını tamamlayan Milli Eğitim Müdürümüz; yine kendine has kibarlığıyla “Hoş geldin Hasan Hocam” diyerek, emekli bile olsa bir eğitimciye ne denli önem verdiğini gösteriyordu…
Törenin sona ermesine rağmen, bahçeden ayrılmak istemiyordum.. Okulun içerisine girip eski anılarımı tazelemek istiyordum..
Niyetimi sezen, Mithat Yılmaz, Salih Zeki Gültekin ve Malkoç Müdürüm, kibar bir şekilde beni içeri davet ediyorlardı..
Eskiden, basamaklarını üçer-dörder arşınladığım merdivenlere ayak tabanlarımın her temâsında, heyecan ve burukluğu bir arada yaşıyordum…yaşlı ve yorgun yüreğimde..
İdare katına çıktığımda ise, duvarlarda asılı olan resimler takıldı birden gözüme….
Taşova Lisesinden mezun olupta, başarılı olan kardeşlerimizden ; Mehmet Sayan, Birsel Altun, Fuat Bursalı, Zafer Uysal, Mehmet Uslu ise.. bu isimlerden sadece bir kaçı…
“AHDE VEFA BUDUR İŞTE ” diyorum… kendi kendime….
Kahvaltı yapalım diye ısrar edilmesine rağmen, Ali Rıza Beyden izin alarak, fedakâr idareci ve öğretmenlere başarılar dileyip, eski okuluma.. bir kez daha veda ediyordum …
Ben, her ortamda dile getiriyorum.. Taşova’mızda eğitim ve öğretim adına güzel işler gerçekleştiriliyor…
SBS ve ÖSS sınavlarında öğrencilerimizin başarılarının küçümsenmesinin hiç bir haklı gerekçesi olamaz….
Özellikle, merkezi okullarımız yanında, Amasya ve hatta Türkiye çapında başarısından sıkça söz edilen okulumuz; Şahinler İlköğretim Okulunun başarısını göz ardı etmemiz mümkün müdür?
Taşova’da eğitim gören öğrencilerin; kılık-kıyafetleri yanında güzel davranışlarına da sıkça şahit olmuşumdur..
Çoğu kez, öğrencileri durdurup, onlara ; sorular sorarım… Güzel Türkçeleriyle verdikleri doğru cevaplar karşısında onları yetiştiren ailelere ve eğitimcilere olan hayranlığım ise bir kat daha artardı….
Eğitimde bu güzel ortamı sağlayan, öğrencilerimizi donanımlı bir şekilde yetiştiren tüm MİLLİ EĞİTİM CAMİASINA… ne kadar teşekkür etsek azdır…
Kaymakamlığımızın, Taşova Belediyesinin, TEKVANIN eğitime olan katkısı ise asla inkar edilemez…
Taşova’lılar olarak bizlerinde, eğitime destek olacak çalışmaların yanında olmamız gerektiğine inanıyorum..
Kavgasız, gürültüsüz, huzurlu bir şekilde yaşamamız ve birbirimizi sevmemiz için bizde ; diyoruzki…. EĞİTİM ŞART….