Değerli okurlar;
Toplumlarda yetimler ve öksüzler çok önemli ve büyük bir kitleyi oluşturmaktadır.
Bunların çoğunluğunu ise çocuklar teşkil etmektedir.
Aslında savaşlarda barışın öncüleridir çocuklar, fakat gelin görün ki günümüz dünyasında maalesef can evinden vuruyorlar onları ve çocukları ölmekten daha beter ediliyorlar yetim ve öksüz koyarak..
Kim bilir kaç çocuk anasız babasız kalıyor dünyada yapılan bu çirkin menfaat savaşları yüzünden..
Değerli Dostlar, yaşadığımız dünya üzerinde insanların yarısından fazlası yarı aç yarı tok yaşarken, maalesef dünya insanının sadece üçde biri güllük gülistanlık içinde yaşıyor..
Üstüne üstlük bu güllük gülistanlık içinde yaşayan ülkelerin liderleri, hep benim olsun gerisi ne olursa olsun zihniyeti ile sudan bahaneler uydurarak, sadece çıkar ve menfaatleri uğruna kendi yağı ile zar zor kavrulamaya çalışan başka bir ülkeye ve o ülke insanlarının üzerine yağmur gibi bomba yağdırabiliyor..
Çünkü onun için sadece menfaat önemlidir. İnsanlık ölmüş kimin umurunda..
Değerli dostlar; Bu da gösteriyor ki insanlığın son noktalarına gelmişiz maalesef..
Acımasızlık ve gaddarlığın var olduğu ve kol gezdiği günümüz dünyasında, kim bilir kaç milyon dul kadın ve yetim çocuk yaşıyor. Bunun hesabını yapmak çok zor olsa gerek ama, sanırım bu sayı açıklansa milyonları bulur diye düşünüyorum.
Son yıllarda dünyanın bir çok ülkesinde yapılan savaşlarda, dul kalan kadınlar ve yetim kalan çocukların çektiği acılar ve akıttıkları gözyaşları adeta nehir gibi olup akıyor dostlar..
Açlığın, susuzluğun kol gezdiği, sivillerin öldürüldüğü, sözüm ona adına ise savaş dedikleri, o savaş içindeki ülkelerin insanlarının inilti ve ıstırapları rahatlık içinde yaşayan ülkelerin insanları tarafından duyulmuyor ve tepki gösterilmeyip sessiz kalınıyorsa bu çirkin katliamlara yazık biz insanoğluna, yazık hem de çokyazık..
Oysa değerli dostlar; Çocuklardır masumiyetin ve saflığın, temizliğin ve güzelliğin özleri, onlardır insanlığın can damarları, onlardır aileyi ve insanlığı mutlu kılan..
Onun içindir ki, çocuklar ancak anne ve babasıyla mutlu olabilirler, onların dışındaki insanlar, yetim kalmış bir çocuğa, bir annenin ve babanın verdiği mutluluğu asla veremezler.
Bir çok ülkede adına savaş bile diyemeyeceğimiz ama birilerinin adına savaş dediği, şehirlerin bombalandığı ve adeta yerle yeksan edildiği , sivillerin vurulup çocukların öldürüldüğü, insanları yokluklar içinde inim inim inletildiği evsiz barksız, aç susuz bırakılan ve güçlünün güçsüzü ezdiği adına savaş denilmeyecek bu çirkin katliamların bir an önce durdurulması gerekir. Yoksa bunun vebali bütün insanların üzerine kalır..
Çünkü yaşadığımız bu dünyanın çeşitli köşelerinde, adeta bir insanlık katliamı yapıldığını üzülerek görmekteyiz..
Oysa değerli dostlar;
Savaş cephede iki ülke arasındaki sınır anlaşmazlıkları neticesinde yapılır.
Ve o iki ülke askeri birliklerinin içerisinde yapılır.
Savaşlarda sivillerin zarar görmemesi için her iki taraf da azami çaba gösterir.
Oysa günümüzde savaş adı altında, insanların yaşadığı şehirler evler bombalanıyor, yaşlı, genç, ihtiyar, çoluk- çocuk demeden insanlar öldürülüyor, maalesef bunun adına da savaş diyorlar..
Değerli dostlar,
Savaşların yetim bıraktığı çocuklar, bir damla süte, bir kuru ekmeğe muhtaç, susuzluktan dudakları çatlamış bir yudum suya muhtaç bomba sesleriyle irkilen ve adeta aklını oynatırcasına ağlayan ve göz yaşı döken çocukların dramı insanlığın ayıbı olsa gerek..
Oysa onların başını okşayacak, ellerini tutacak, annesi babası olmalı tıpkı annesi babası olan çocuklar gibi, onlar annesiz, babasız, kimsesiz bırakılmamalı..
Ne olur olmasın artık bu çirkin savaşlar yaşadığımız bu güzel dünyamızda, olmasın artık, bitsin bu insanlık dramları, insanlık kendini sorgulasın, bu ne kin, bu ne nefret.
Değil miyiz değerli dostlar hepimiz Adem ile Havva’dan?
Aynı dünyada yaşayarak dünya güzelliklerini paylaşmak varken ve kardeşce mutlu yaşamak varken, nedir bu dünya insanındaki hırçınlık, nedir bu dünya insanındaki nefret, insanlık için hayati önem taşıyan, bu güzel dünyamızı yakıp yıkmak ne diye..
Bırakmalı dünya insanı savaş yapmayı, sevmek sevilmekten başka arzusu olmamalı insanların.
Bu gök kubbe altında hep birlikte yaşamalı insanlık, çocuklar çiçek gibi büyütülmeli onlar annelerinin kucaklarında, sütlerini kana kana içmeli, ninnilerle uyumalılar beşiklerinde, okullara gitmeli, elleri kalem tutmalı çocukların, daha da önemlisi anne ve babaları tutmalı çocuklarının ellerinden.
Artık çocuklar savaş çığlıkları duymamalı, onlar masmavi gökyüzünde siyah bulutlar görmemeli, gökyüzündeki yıldızlar gözlerine yağmalı, uçurtmalarını uçurmalılar masmavi gökyüzüne doğru, dünya barış temsilcileri bıkmadan, usanmadan, avazları çıktığı kadar bağırmalı her platformda dünya liderlerine, savaşların yapılmaması ve varolan savaşların durdurulması için, yeter artık demeli insanlık. Artık ölmesin çocuklar, öksüz kalmasın, yetim kalmasın demeliler barış güvercini olmuş, vicdan sahibi insanlarımız…
Saygılarımla.